Mehmet Ali Ağca cezaevinden çıktığından beri gazete ve televizyonların yayınlarını yakından takip ediyorum. Tabii çevremdeki herkes de en az benim kadar meraklı. Medyanın kendi içindeki çekişmesi de oldukça dikkat çekiyor. Mehmet Ali Ağca'nın bu kadar ön plana çıkarılması doğru mu, değil mi tartışması benim de kafamı kurcalıyor. Yakın çevrem ise mesleğimden dolayı medyanın tavrıyla ilgili soru bombardımanına tutuyor. Medyanın Ağca'ya hem bu kadar yer vermesi hem de bitmek tükenmek bilmeyen öfkesi kafaları karıştırıyor. Aslında bunun temelde iki sebebi var. Ağca ile bu kadar ilgilenilmesinin sebebi 'ünlü' tetikçinin kendisini bir sır perdesi arkasına saklaması... Birçok 'neden' ve 'niçin' içeren soruyu yanıtsız bırakması! Öfkenin nedeni ise çok açık... Ağca bizden birini, bir gazeteciyi öldürdü. Sadece Abdi İpekçi'ye değil, hayatını haber peşinde koşarak kazanan herkesin canına kast etti. Ve yıllarca sürecek bir kinin fitilini ateşledi. Tıpkı Hrant Dink'i öldüren Ogün Samast gibi... Samast bir gün cezasını çekip tahliye olsa da biz gazeteciler için her daim 'katil' olarak kalacak! Çünkü o kurşun hepimizi sırtımızdan vurdu!
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.
Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.
İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi
hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.
Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların
maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.