Önceki gece Pera Palas'taydım. Dünyaca ünlü jet-setter ve sosyal aktivist olarak bilinen bir ünlünün, "Giving Back" adlı kitabın yazarı Meera Gandhi'nin gecesinde. Belki de ilk kez sosyetenin icabet ettiği bir meşum etkinliğe davet edilmenin heyecanı, hafif telaşı vardı üzerimde. Daveti ve geceyi düzenleyenlerden Nilgün Çolak ünlü yazara, üzerinde İstanbul slueti olan ve özel tasarım ürünü değerli bir yüzük armağan etti. Kitabının tanıtım gecesine katılan Gandhi ve annesi zaten seyyar kuyumcu gibi müthiş şık, pahalı takılar arasındayken yüz binlerce dolarlık mücevherlerine bir yenisini ekledi böylelikle. Gecede bulunan pek çok mühim isim arasında ben bir sosyal hayat cahili olarak sadece Eda Taşpınar'ı, Fatih Terim'in kızını, bir de Bennu Gerede'yi tanıyıp birlikte pozlar verebildim. Herkes hayli telaş içindeyken de gecenin mimarlarından Nilgün Çolak'la kısa bir söyleşi yapacak imkanı buldum şükür.
Meğer neymiş
Sordum Nilgün Hanım'a
- Gandhi'yi nereden tanıyorsunuz?
- Kendisi benim ve çok sevgili arkadaşım Emre Ertürk'ün konuğudur. Çok ortak özelliklere sahibiz.
- Anladım da tanışmanız nereden acaba?
- Sevgili Meera Gandhi tamamen tesadüfü bir şekilde hayatıma girdi. Asıl enteresan tarafı da aynı misyonlarda olmamızın yanı sıra benim yazmış olduğum ve baskı aşamasında olan ikinci kitabımın konusu ile şu an onun lansmanını yaptığı konuların yola çıkış misyonlarının birbirine çok yakın olması.
- Nedir o kesişmeler?
- Dünyanın bir ucundan hiç tanımadığım bir insanla benim buluşmam ve aynı misyonlardaki duruşlarımız ve birbirimizden habersiz aynı içerikli kitapları yazıyor olmamız, sanırım sadece bir tesadüf olamaz değil mi?
- Biraz tanıtsanız ya bize de onu?
- Sevgili Meera Gandhi, 16 yıldır Credit Suisse yatırım bankasının global müdürlüğünü yapıp şimdi kendisine ait bankasının açılışını yapmaya hazırlanan Vikram Gandhi ile evli ve üç çocuk annesi. O, aynı zamanda film yapımcısı, hayırsever ve diplomattır. Pera Palas'da lansmanı yaptığımız "Giving Back" adlı kitabının içinde 53 ünlü isimden oluşan kişilerin hikayelerinden yola çıkılarak yazılmış harika bir yazı dizisi mevcut.
Hayırseverlerin kraliçesi
- Nasıl bir kitap ?
- Muhteşem. Aynı zamanda kurucusu olduğu 'The Giving Back Foundation'ı da anlatıyor kitabında.
- Hangi ünlü isimler var yazdığı?
- Kitabın içinde kimler yok ki...
Prens William, Prens Harry, Kerry Kennedy, Bobby Kennedy, Steven Rockerfeller, Donna Karan, Nobel ödüllü Muhammad Yunis, Olimpiyat şampiyonu Kristi Yamaguchi, Senator Hillary Clinton, Narciso Rodriguez, Mother Teresa, ABD'nin ilk first ladys'i Eleanor Rosevelt, Bill Clinton, Francine LeFrak gibi dünyaca meşhur "hayırsever" sanatçı, aristokrat, politikacılar.
- Bir de Türk var ne güzel!
- Bence bu çok ilginç bir detay.
Bizim için çok daha önemli bir detay.
Çünkü bu kitabın içinde bir de Türk var.
Bu isimlerin yanında bir Türk'ün olması da ne kadar gurur verici öyle değil mi?
- Emre Bey var değil mi?
- Evet o kitabın içinde benim bu projeyi ortak yürüttüğüm sevgili arkadaşım Emre Ertürk var.
- Ne şekilde bahsediliyor Emre'den?
- Bir Türk ressamı ve tasarımcısı olarak Emre'nin de hikayeleri anlatılıyor bu kitapta. Emre gerçekten dünyada sevilen ve sayılan, kabul görmüş bir tasarımcı. Onun dışarıda nasıl sevildiğini ancak onunla dışarıya çıktığınızda anlıyorsunuz, inanın.
Evet, benim de yurtdışında çok iyi tanıdığım isimler var ancak Emre bir sanatçı olarak yani bir "Türk Sanatçısı" olarak dünyanın en sayılı ülkelerinde rüştünü kanıtlamış biri.
Ben bunu yakinen yaşamış ve görmüş biri olarak Emre ile gurur duyuyorum.