İnsan beşer şaşar. Bazı bazı konuştuklarını şaşar mesela. "Kanayan yara" yerine 'yarayan kana' diyen ne çok olur di mi? Başlıkta yazdığım gibi 'bilakis'le 'bilhassa'da yer değişir kimileyin. Yine de akım derken kakım demedikçe sevimli bile olabilir bu karışıklık. Allah şaşırtmasın ama bu masum dil sürçmelerinin fevkinde hal ve gidiş şaşkınlıkları olur bir de. Ummadığın kişi ummadığın tarzda tavırda hareket çeker, yoldan sapar, başı mabadı dağıtır.
Fasulyeden
Şu günlerde hangi örneği versek gider ya bir omuzu kalabalığa ya bir siyasi kodamana çarpar diye eli tutuluyor insanın. Yazan da dışarıdan bakınca şaşmış, kaş yaparken göz çıkartmış hallere düşer diye tedirginlik var yani. Hadi bizi gibi fasulyeden oynayan yazarlar, siyaset dışı gündem dışı yazar, sütun avutur ama ya derdi gücü politika kazanında kepçe sallamak olan meslektaşlar ne yapacak? Saat saat değişen gündeme ne ayak uydurmak mümkün ne de sakince izleyip gözleyip yorum yapabilmek. Yani onların yarayan kanası çok bugünlerde. Durumlarının zorluğu ortaya çıksın diye 'bilakis' yazıyorum. Bizim ise 'bilhassa' rahatımız yerinde oooh!..
AKREP NALAN UYARIYOR
Akrep'i çok severim. Yani böcek cinsinden akrebi değil, şarkıcı Akrep Nalân'ı. Yüz yüze sohbetlerimiz özellikle tatil zamanları sıklaşır, sohbet sarar sarmalar ikimizi de.
Torba sahilinde bir gölgelik masası bulduk muydu oturur lafın belini kırarız saatlerce. Kadında nasıl bir enerji varsa (maşallah) eve gidince de bilgisayarın başına çöker uzun saatlerini de eşe dosta yararlı mailler atmakla geçirir. Yine yüzlerce iletisi arasında pek faydalı bir şeyler yakaladım. Belki size de ulaşmıştır ama bilmeyen bilsin öğrensin isterim. Akrep Nalân uyarıyor, işte hırsızların yeni taktikleri, akıllara seza yöntemleri:
Boşayacam seni kadın
1- Karı-koca gece evlerine döndüklerinde koridorda hiç tanımadukları bir adamla karşılaşırlar. Bir anlık şaşkınlıktan sonra yabancı adam bayana dönerek "Madem bu geceyi kocanla geçirecektin niye beni çağırdın?" diye hışımla sorar ve kızgınlıgını belirten bazı hareketlerle evden bir anda çıkar. Tabi karı-koca bu olaya bir anlam veremez başlangıçta. Erkek, karısına bu olaydan ötürü bir hayli kızar ve hatta onu boşayacağını bile söyler. Aradan bir kaç gün geçtikten sonra Karakol'a çağırılan karı-koca, yakalanan zanlı ile yüzleştirilir ve olayın aslında bir hırsızlık olduğu anlaşılır.
Ekip otosu köşede
2- Karı-koca evlerine döndüklerinde evin içinde bir yabancı görürler, bu kişi gayet şık bir takım elbise giymiş ve elinde telsiz olan birisidir. Karşılaşma anında yabancı, ev sahiplerine "Evinize hırsız girdiği yolunda komşularınız tarafından ihbar aldık, ben sivil polisim, evi kontrol etmeye geldim" der ve devam eder, "Beyefendi aşağıda sokağın köşesinde ekip otomuz var, vakit kaybetmeden siz ekip otosuna gidip şikayet dilekçesi doldurun.' der ve erkek hızla aşağıya iner. Yabancı adam, "Hanımefendi siz de ziynet eşyası veya paranız varsa onlar kontrol edin" der, bayan hemen altınlarının bulunduğu yere gider ve sevinçle "neyse hala yerinde duruyorlar" demesiyle; yabancı bayanın kafasına ağır bir şeyle vurur.
Yabancı da bayanın çıkardığı yerden altın, para, v.s.leri alıp hemen kaçar. Koca ekip otosunu bulamayıp evine geldiğinde karısının baygın, altınların da çalınmış olduğunu görür...
Hırsızların yeni kapı açtırma yolu!
3- Gelen soyguncular, size kapıyı açtırmanın gürültüsüz bir yolunu bulmuşlar. Bunun için kapı eşiğinden su döküyorlar. Siz bu suyu fark edip de nereden geldiğini anlamak için kapıyı açtığınız anda ağzınızı kapatarak sizi evin içine sokup etkisiz hale getiriyorlar.