ASELSAN cinayetleri dosyası

Eklenme Tarihi 12 Mart 2012
Aselsan Mühendisi Hüseyin Başbilen'in 4 Ağustos 2006'daki şüpheli ölümü ilgilendiğim bir dosya... Benim çok yakın olduğum bir mühendis dostum da tanıyordu Başbilen'i...

Başbilen çok çok başarılı bir mühendisti, çok dürüst bir adamdı. Daha o zaman bu ölüm üzerine tüm dostları "Bu nasıl oldu?" diye sorguluyordu Başbilen'in... Ortada tuhaf ve garip bir durum vardı... Şimdiye kadar ortaya çıkan bulgular net bir manzara çıkarmaya başladı...

Bundan bir sure once İstanbul Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Dairesi, ASELSAN Mühendisi Hüseyin Başbilen'in ölümüne ilişkin rapor hazırlamıştı... Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında Savcı Murat Demir, olayın intihar mı yoksa cinayet mi olduğunun belirlenmesi için Başbilen'in ölü bulunduktan sonra jandarma tarafından çekilen fotoğraf ve kamera görüntülerini İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu'na göndermişti. İncelemeyi tamamlayan İstanbul Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Dairesi'nce hazırlanan raporda görüş birliği çıkmadı. Daire'nin 5 üyesi olayın intihar, 3 üye ise cinayet olduğu yönünde görüş bildirmişti...

Hüseyin Başbilen,
4 Ağustos 2006'da otomobiliyle işe gitmek üzere evinden ayrılmış ancak ASELSAN'a gitmediği anlaşılınca eşi aynı gün karakola kayıp başvurusu yapmıştı. Başbilen, 1 gün sonra akşam saatlerinde Ankara'nın Kavaklı köyünde tarla içinde, park halindeki otomobilinde boynu ve sol bileği kesilmiş şekilde ölü olarak bulunmuştu.

Başbilen'in ölümünden 5 ay sonra Halim Ünal başından tek kurşunla, 9 gün sonra da Evrim Yançeken 6. kattaki evinden düşerek can verdi... Ortada bir rezalet tablosu vardı. O zaman yakın dostum "Mühendisler olarak hepimiz endişeliyiz" diye sık sık beni arıyordu.

ASELSAN'da çalışan ODTÜ mezunu üç mühendisin ortak özelliği uçaklar için dost-düşman tanıma sistemi üzerinde çalışmalarıydı..

Ankara Ayancık'ta, 4 Temmuz 2006'da, park halindeki aracında ölü bulunan ASELSAN mühendisi Hüseyin Başbilen ile ilgili soruşturmayı yürüten Savcı Murat Demir, ilk olay yeri incelemesini yapan subay hakkında, "delilleri karartmak" iddiasıyla yakalama kararı çıkarmıştı...

Bu şüpheli ölümlerin sistemli bir cinayet olma ihtimali vicdanlarda her geçen gün artıyordu... Başbilen'in "intihar" olduğu öne sürülen şüpheli ölümünden sonra araçta bir intihar mektubu olduğu, bunun bir kopyasının da mühendisin ASELSAN'daki ofisinde bulunduğu belirtilmiş, ancak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yeniden açılan Başbilen soruşturması kapsamında yapılan aramalarda, söz konusu mektup ASELSAN'daki bilgisayarda bulunamamıştı...

Bu netameli konuya, ülkemize ve insanlığa çok şeyler kazandıracak kıymetli bir mühendisimizin şüpheli ölümüne yada cinayetinde dair yazmaya devam edeceğim...