Futbolun neden bu kadar sevildiğini dün bir kez daha anladık. Oyuna açıkçası Beşiktaş benim beklediğim gibi başladı. Çünkü ben bu maçtan ümitsizdim. Ümitsiz olma nedenlerim de Beşiktaş'ın güven vermeyen futboluydu. Yine aynı şeyleri söyleyeceğim. Skora göre yorum yapmak çok basit. Ama ben dünkü karşılaşmada, Beşiktaş'ın futbolun sürprizlerinden birini yaşayarak 3 puanı aldığını gördüm. Çünkü oyunun bir saatlik bölümünü 10 kişi oynayan Bursaspor'a karşı, hiçbir varlık gösteremediler.
Quaresma'nın atılması bir nevi Carvalhal'ın hatasıydı.
Çünkü Egemen'i oyundan çıkarması olumluydu. Çünkü Egemen'i tahrik edecek bir gelişme olabalirdi. Açıkçası Carvalhal, aynı şeyi Quaresma'ya yapamadı veya yapmadı. Son 5 dakikada atılan iki gol de yazımın başında belirttiğim gibi futbolun sürprizleriyle gelen gollerdi.
Bursaspor'un da bu sonuçta önemli hataları vardı. Çok geriye yaslandılar. Herkesin maçın Beşiktaş'ın mağlubiyetiyle biteceğini beklerken Beşiktaş 3 puanı aldı. Bu moral motivasyon açısından takıma büyük katkı yapacaktır.
Beşiktaş kadro itibarıyla etkili bir kadroya sahip değil.
Quaresma ve Simao şu anda oynadıkları futbolla zarar veriyorlar.
Aurelio, Veli, Ekrem ve Edu Beşiktaş'a katkı verecek oyuncular değil.
Ben maça Holosko ile başlardım.
Daha etkili olabilirdi. 3 puan güzel ama oynanan futbol bana halen güven vermiyor.
MAÇIN EN İYİSİ
Holosko oyuna girdikten sonra müthiş koşular yaptı ve galibiyeti getiren isimdi.
MAÇIN EN KÖTÜSÜ
Aurelio gereğinden fazla basit oynadı. Risk almadı. Takımı ağırlaştırdı.