Yaz Mevsimi sona ermekte...
"Serin" ve "Sarin"li günler yakın,
tedbirli olmak gerek!
...
İlkini bilirsiniz de, "Sarin" de şu;
...
Renksiz ve kokusuz olup, minicik bir
damlası yüzlerce kişinin yaşamına son
verebilecek güçtedir!
Nazi Almanyası'nın katliamları için
kimyager Gerhard Schrader tarafından
icat edilmiştir...
...
Birçok diktatör bu gazı pek sevmiştir!
Yakın örneği Saddam'dır!
...
Halepçe'de, Saddam'ın ekibinden
General Ali El Tıkriti (Kimyasal Ali!)
bu gazı kullanmış, 5 bin'den fazla kişi
ölmüş, 7 bin'i de sakat kalmıştır...
...
Suriye'nin farklı yerlerinde, ağzına
kadar tıka basa dolu yedi gizli depoda
"Kendi halkı ve tüm çevre
ülkeleri zehirlemeye" yetecek
miktarda 'Sarin Stoku' mevcuttur!
...
Birinci Depo;
Urfa'nın Ceylanpınar ilçesi'ne
70 kilometre uzaklıktaki Haseke'de...
İkinci depo;
Ürdün ve İsrail sınırlarının çok
yakınındaki Deraa'da...
Diğer Beş Depo;
Şam-Halep-Humus'ta bulunmaktadır!
...
Esed'in 'kimyasal merakı' sadece
bununla sınırlı değildir!
...
Kontrolünde olmayan bölgelerdeki
tarla, sebze-meyve bahçeleri, orduya
ait helikopterlerden atılan kimyasal
ve biyolojik maddelerle zehirlenmiş,
çok kişi ölmüş, sağ kalanlar da kıtlığa,
açlığa mahkûm edilmişlerdir!
...
Suriye'nin, sınırlarına yakın yerlere
yerleştirdiği kimyasal-biyolojik başlık
taşıyan füzelerinin tümü, komşularına
doğru yönlendirilmiş bulunmaktadır!
...
Kılıçdaroğlu,
"Bize ne Suriye'den" açıklaması
yaparken, hunharca-vahşice öldürülen
120 bin Suriyeliyi hadi 'umursamıyor'
diyelim...
Peki, kendi halkına bu zulmü reva
gören bir sapık diktatörün, çevresine
yapabileceklerini de mi kestiremiyor?
...
İnşallah, gün gelir kafasına "dank!"
etmez...
...
Suriye'nin Scut füzelerinin menzili
içerisinde birçok kentimiz gibi
"Ankara" da yer alıyor çünkü!