Antakyalı değilseniz, sanmam!..
Bir tek onlar anlayabilir...
Çünkü, oranın lehçesindendir...
...
Hadi, siz bunu düşünedurun...
Ben de bu arada...
Size bir Şaki'yi anlatayım...
Koçero'yu...
...
Eskiden, eşkıya vardı...
Dağlarda soygun yaparlardı.
Koçero da en namlılarıydı...
...
Babası ile kavga eden genci vurunca,
Koçero'nun eşkıyalık serüveni başladı.
Hayatı boyunca hep kaçtı...
Kâh, Van-Batman-Siirt'te,
Kâh, İran-Irak-Suriye'deydi...
Kimi zaman Kaçakçılık,
Kimi zaman da Gasp peşindeydi...
...
Adeta bir efsaneydi...
Zenginden alıp fakire verirdi...
Nerede bir namussuzluk varsa,
Koçero, temizlik için orada bitiverirdi...
Zaten...
Kürtçede adı "göçebe" anlamına gelirdi...
...
Koçero 1970'de son kez göçtü...
Vuruldu. Ardından ağıtlar yakıldı...
Çünkü eşkıya olmasına eşkiyaydı ama...
Yaşlıya-Çocuğa-Düşküne dokunmamıştı.
Racona hep uymuştu!..
...
Zamanla Eşkiyalık kavramı değişti...
Koçero, gaspı dağlarda yapardı...
Günümüzde toplantılarda yapılıyor!..
...
Koçero, bari racon-töre gözetirdi...
Zamanımızda, yasa-kural hak getire...
...
Bir de...
Et kokarsa Tuzlarsın.
Ya, Tuz kokarsa neylersin?..
...
Bir Yüksek Mahkeme...
Milletin verdiği yetkiyi gasp eder de...
Kendini Meclis yerine koyarsa ne olur?
Ne ceza verilir, bilir misiniz?..
Elbet, bilirsiniz... "Hiçbir şey yapılamaz"...
...
Antakyalı Kayınvalidemden öğrendiğim,
Başlıktaki ilk cümleye dönelim şimdi de...
"Takadan Pissik geçik"
...
Yani; Pencereden Kedi girmiş...
Devamı da şöyle; "Dahnekten sür keni"...
Yani; Değnek ile Kov onu...
...
Bereket...
12 Eylül'de Referandum var...
Demokrasiden Gaspçı Geçik,
Sandıkta Sürün Keni...
