Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Yemek yemeyi sevenler

Eklenme Tarihi 27 Şubat 2025

"AZICIK tadına bakacağım" diyerek bir tabak bitirmek.
YEMEK gelmeden önce kafada "Birazını paket yaptırırım" planı yapıp hepsini silip süpürmek.
"DOYDUM ama tatlıya midemde ayrı yer var" cümlesinin hayat mottosu olması.
ARKADAŞLAR menüye bakarken senin zaten ne yiyeceğini çoktan bilmen.
BİRİNİN yemeğinden bir çatal alıp "Bu neymiş bakalım?" diyerek hakkın olmayan bir lokma kapmak.
RESTORANDA sipariş verirken "Bu porsiyonlar büyük mü?" diye sormanın rutin haline gelmesi.
AÇKEN asabi olup yemek yedikten sonra bambaşka bir insana dönüşmek.
YEMEK siparişi verirken içinden "Yeter mi acaba?" diye hesap yapıp fazladan bir şey söylemek.
"DİYET yapıyorum" deyip ertesi gün "Bir kereden bir şey olmaz" diye kendini kandırmak.
KENDİ yemeğinle başkalarının yemeğini karşılaştırıp pişmanlık yaşamak.
AÇLIK hissinin gerçek mi yoksa can sıkıntısından mı olduğunu sorgulamak.
SEVDİĞİN yemeği son lokmasına kadar keyifle yiyip o son lokmayı üzüntüyle bitirmek.
YEMEK fotoğrafı çekmeden yemeye başlamanın suç gibi hissettirmesi.
TATLI menüsüne "Sadece göz atacağım" deyip üç tatlı söylemek.
EN sevdiğin yemeklerden birini yerken "İşte hayatın anlamı bu" diye düşünmek.
"BU sefer az yiyeceğim" diyerek yine fazla yemek.
BİR arkadaşın "Ben aç değilim" dediğinde içten içe hayal kırıklığı yaşamak.
YEMEK yerken bir sonraki öğünde ne yiyeceğini düşünmek.
BİR restoranda favori yemeğin varken, menüye yeni bir şey eklenince içsel bir savaş vermek.
BİR film veya dizi izlerken eli boş kalmasın diye otomatik atıştırmalık aramak.
YEMEK siparişi verirken "Ekstra peynir koyabiliyor musunuz?" diye sormadan duramamak.
EVDE yemek pişerken "Tadına bakayım" bahanesiyle doyma seviyesine gelmek.
ARKADAŞINA "Yarısını sen ye" deyip verdiğin parçayı küçültmeye çalışmak.
BÜFEYE gitmek için motivasyon bulamazken biri "Hadi yemek söyleyelim" dediğinde anında canlanmak.
YENİ bir restoran açıldığını duyunca oraya gitmek için bahaneye ihtiyaç duymamak.

BUNU BİLİYOR MUYDUN?
Polonya'nın küçük bir kasabasında yapılan belediye başkanlığı seçimlerinde halk, adaylardan hiçbirini beğenmeyince sıra dışı bir protesto yöntemine başvurdu.
Seçmenler, oy pusulalarına gerçek bir aday yerine "Misiu" (Lehçe'de "Ayıcık" anlamına gelir) ismini yazmaya başladılar.
Başlangıçta bu durum bir şaka gibi görünse de seçim sonuçları açıklandığında şaşırtıcı bir tablo ortaya çıktı: "Misiu" adı, diğer tüm adaylardan daha fazla oy alarak seçimi kazandı! Tabii ki, ayı gerçek bir kişi olmadığı için seçim geçersiz sayıldı ve yeni bir seçim düzenlenmek zorunda kalındı.

GÜLÜ YORUM
@eczhilaldogan Bir şey diyeceğim kimse erken kalkmazsa kimsenin erken kalkmasına gerek kalmaz?
Hepimiz topluca 10 gibi falan uyansak, bütün işletmeler 11'de açılsa nolur.
Deneyelim bir çok kötüyüm...