Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Milletçe özelliklerimiz

Eklenme Tarihi 13 Temmuz 2025

Çay içmeden yaşanmaz: Susuzluktan ölür müyüz bilinmez ama çaysız kesin ölürüz.

"Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer": Ama yine de evde ne varsa sofraya dökülür, dolap boşalır.

"Bir tabak daha ye" ısrarı: "Yedim, doydum" demek Türkçede pek anlam ifade etmez.

Korna dili bilirler : Kısa korna = selam, uzun korna = yol ver ulan!

Sabah sabah simit, akşam akşam çekirdek : Türk karbonhidrat döngüsü.

Sıra varsa kaynamak şart: Kuyruk değil, sosyal deney.

Anne terliği ulusal simgedir: Hem terlik, hem silah.

Konuşurken mutlaka el kol oynar: O eller cebine girse dil tutulur.

Sıfır kilometre espri: "Ben de seni arıyordum!": Telefon çaldığında %90 ihtimal.

Memleket sorusu: Klasik tanışma seremonisi: "Nerelisin?" : "Aa bizim enişte de oralı!"

Fiyatı söylemeden alınan şey kutsaldır: "Ne verdin buna?" sorusu milli spordur.

Futbol konuşmadan muhabbet tamamlanmaz: Hangi takımlısın? Hayati mesele.

Her işin ustası var, "bi tanıdık": Kırık dişten uydudan çanak antene kadar.

"Abi bende kal" cömertliği: 1+1 evde bile 6 kişi yatırılır.

Türk kahvesi: Fal + terapi: Asıl maksat fincan dibinde yatan kısmet.

Türk'ün "geliyorum"u: 45 dakika sonra: Çünkü "beş dakika" en az yarım saat demektir.

Hastayken "Terle geçer" inancı: Tıp literatürüne kafa tutarız.

WhatsApp grubu kurmadan hiçbir şey planlanmaz: Sonra grup sessize alınır.

Zeytinyağlı dolmayı bile kıymalı seven milletiz: Boşuna dememişler "etli etli Türk mutfağı."

"Bir gün mutlaka bekleriz" cümlesi: Yüzde doksan ihtimalle o gün hiç gelmez.

SADECE BİZDE OLAN ŞEYLER

"Hastayım" diyene "Geçmiş olsun" demek Türkler, biri sadece başım ağrıyor dese bile "geçmiş olsun" der.
Yabancılar genelde "Pardon, ne geçmişi?" diye bakar.

Misafire ısrar etme sanatı "Yok yok, biraz daha ye." "Bir tabak daha almaz mısın?" "Olur mu öyle şey, ayıp!" Türkler için misafirin tok olması diye bir şey yoktur.
Karnın patlayana kadar ikram edilir.

Komşunun tabağını boş göndermeme kuralı Komşudan gelen yemek tabağı mutlaka dolu geri gider. Boş gitmesi ayıptır.
Dünyanın çoğu yerinde bu kadar köklü "tabak döngüsü" yok.

Abla, abi, teyze, amca hitapları Tanımadığın insana bile:
"Abi bana bi bakar mısın?" "Teyze seninle bi şey konuşabilir miyim?" Türkler'de sosyal mesafe kalmaz. Yabancılar buna şaşırır.

"Hadi kalkalım" diyip yarım saat oturmak "Hadi kalkalım artık." Sonra o kalkma süresi 30 dakikaya kadar uzar.
Kapıda vedalaşma + apartman kapısında bir tur sohbet + sokakta el sallama = minimum 15 dakika.

7. yemek yerken dışarıda kalanı düşünmek Türkler yemek yerken biri görür de canı çeker diye yemeği saklar ya da davet eder:
"Gel kardeşim sen de ye." "Ayıp olur, görmesin."

41 kere maşallah "Maşallah"ın 41 kere söylenmesi gibi özel numerolojik ritüel çok Türkçedir. Nazar korkusu evrensel ama bu kadar sistematiği Türk işi.

"Allah korusun" ile konu bitirmek En kötü ihtimalleri konuşuruz ama final cümlesi:
"Allah korusun tabii." Örneğin: "Ev yanar, arabayı çalarlar… Allah korusun tabii."

Korna ile duyguları anlatmak Türkler korna ile:
Selam verir Teşekkür eder Sinirlenir Yol ister Düğün kutlar Dünyanın çoğu yerinde korna bu kadar duygusal değildir.

Üzerine para vermek Türkler bir eşyayı hediye ederken "Üzerine para da veririm" der. Hem alıcı hem satıcı olan bir milletiz.

Kuruyemiş karması Türkler kuruyemişçiden çuval çuval fıstık, çekirdek, leblebi alır, karma yaptırır.
Dünyada bu kadar profesyonel kuruyemiş kültürü azdır.

BUNLARI BİLİYOR MUSUN?

Fransa'da, 2013 yılına kadar okul kantinlerinde ketçap kullanımı ciddi şekilde kısıtlıydı. Makarna üzerine ketçap dökülmesi yasaktı. Yetkililer, gençlerin damak zevkinin Amerikan fast food kültürüne kaymaması ve geleneksel Fransız mutfağının korunması için bu önlemi almıştı. Çünkü ketçabın, Fransız yemeklerinin rafine lezzetlerini bastırdığı düşünülüyordu. Hatta yönetmelikte, ketçabın sadece patates kızartmasıyla ve sınırlı miktarda servis edilmesine izin verilmişti.

Fransızlar, kendi mutfak miraslarını o kadar ciddiye alıyorlardı ki, çocukların spagetti yerine "bolognese" sos ya da Fransız usulü domates sosu tercih etmeleri gerektiğini savunuyorlardı. Sonunda bu katı yasaklar gevşetildi, ancak hâlâ pek çok okulda ketçap tüketimi sıkı denetim altında tutuluyor. Fransız mutfağına olan bu tutkulu bağlılık, ülkenin gastronomik kimliğinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor.

ALKIŞLI YORUM

@tokatprensi Kedim 2 yaşında henüz çiftleşme isteği belirtisi göremedik. Veterinere götürdüm bunun üstüne fazla gitmeyin "libidosu düşük bunun eğer öyle bişeye kalkışacaksanız tecrübeli dişi kedi bulun" diyor.

Ne bu şimdi nerde bulacam ben tecrübeli dişi kediyi Ulus Cebeci ışıklarda mı...