GÜNÜN ilk maçında Fransa ve Uruguay oyuna gerçekten kontrollü ve dengeli başladı. Çünkü Uruguay dünya yıldızı Ronaldo'lu Portekiz'i, Fransa da Messi'li Arjantin'i elemişti. Düne kadar Uruguay'da Muslera, Fransa'da ise Mbappe konuşuluyordu. Ama gördük ki Varane denilen bir futbolcunun mükemmel bir zamanlama ile attığı gol Fransa'nın önünü açtı. Fransa kalecisi Lloris 45. dakikada da bir gol kurtararak takımına hayat verdi. Muslera düne kadar bu turnuvanın en iyi kalecisi olarak gösteriliyordu. Ama öyle bir talihsiz gol yedi ki bunun affı olmaz.
Griezmann'ın şutunda topu 'Nasıl olsa alırım' düşüncesi Muslera'ya hata yaptırdı. Aslında Uruguay, Mbappe'yi tutayım derken Varane ve Griezmann'ın yolunu açtı.
Fransa büyük ihtimalle final oynar.
Çünkü Dünya Kupası maçlarının tümüne baktığımızda her geçen gün performansını yükselten, çok koşan, mücadele eden, gol yollarında çoğalabilen bir Fransa var.
FRANSA FİNAL OYNAR!
Fransa yarı finalde, Uruguay karşısında yaptığı gibi orta sahayı kapatırsa, rakibin kanatlarını işletmezse golü de bulur, finalin de ilk takımı olur. Ardından yine harika bir maç izledik. Genç ve dinamik Belçika ilk yarıda çok etkili oynadı.
Attıkları iki golle önemli bir avantaj yakaladılar. Ancak ikinci yarıda Brezilya etkili ayaklarıyla oyuna hükmetti. Büyük bir baskı da kurdular. 76'da gelen gol sonrası Brezilya maçı uzatmaya götürebilirdi.
Ancak bitirici bir santrforlarının olmaması nedeniyle sıkıntı yaşadılar.
Belçika'nın hakkını vermek lazım. Hak ederek buraya geldiler.