Yenilmenin tadına doymayanlar!
Partilerini bile yönetemeyenlerden beklenen refleks ne olabilir ki!
Ellerini ovuşturmaktan başka!
***
Yalan değil, bu meselenin altından kalkacak olan yine Tayyip Erdoğan'dır.
Çünkü bu sihir ondan başkasında mevcut değil.
***
Ama bazen sevgi sözcükleri de doların canına okur.
O yüzden sevgi üretmek gerekiyor birbirimizi tüketmek yerine.
En etkili enerji de budur!
Hele soysuzluğa karşı.
***
Amerika'nın yaptırım dediği gerçeklerin altındaki sır; önce havayı tedirgin hale getirmek sonra yoğunlaştırmak.
Ve teknolojinin soysuz gücünü kullanarak insanları telaşa sürüklemek.
***
Ama bazen ayrıntıları da hesaba katmamız ve aynaya bakmamız gerekiyor.
Tarımdan uzaklaşan bir ülkede günde 7 milyon yılda 2.5 milyar ekmeği çöpe atıyoruz.
Ekmek israfının hammaddeye yansıması; yılda 3 milyon ton buğday.
Felaket bir sorumsuzluk.
Utanılacak bir nankörlük.
Her şeyden önemlisi insanlığa ihanet.
***
Bizler yere düşen ekmeği üç kere öpüp alnımıza götürdüğümüz çocukluktan geliyoruz.
O yüzden ekmeğimizi çalanları da sevmeyiz.
O ekmeği çöpe atanları da.
Ekmeğin ekonomik olarak küçülmemizdeki hacmi; sofrada kapladığı alandan çok daha büyük.
Bu kadar savurganız da; yediğimiz önümüzde yemediğimiz ardımızda sanki.
***
Garip bir dünya düzeni var; zenginler sigara içiyor yoksullar öksürüyor.
Yoksulun dolarla işi yok ama doların yükselmesi en çok onları vuruyor.
Ama asıl mesele zenginler.
Birçoğu parasını yurtdışına kaçırıyor.
Teknoloji her şeyi müsait hale getirdi nasılsa!
***
Her olayda olduğu gibi mesele yine karıncalara kalıyor.
Çünkü karıncalar orman yangınında çaresizce beklemez.
Toprağı kazarlar.
Kazarlar, kazarlar.
O yüzden yangın söndürmenin tarihini de onlar yazarlar.
***
Yangında ormanı ilk terk eden filler değil.
Sistemin kafası
Dizi yıldızlarından birinin canı kahve istemiş Paris'e gitmiş, canı gezmek istemiş Ortadoğu'ya gitmiş.
Beyimiz şimdilerde hiçbir şeyden zevk almaz hale gelmiş.
Gazeteler bunları yazar, televizyonlar bunlara köle olur.
Yeşilçam'ın gerçek emekçileri otel odalarında sahipsiz biçimde ölür de ölüm haberleri tek satırla geçiştirilir.
Bu ülkede sistemin kafası güzel yüreği çirkin!
Mutluluk Takvimi
Onu gördüm dün gece
Elinde gitarıyla
İstiklal Caddesi'nde
Hala inadı inat
Şarkıları ıslanmış
Bir duvarın dibinde
Beni gördü şaşırdı
Çevirmedi gözlerini
Belki hala silememiş
Benden kalan izlerini
Hani bir film izlersin
Mutlu bir son beklersin
Bakınca hayatına
Artık yerim yok dersin
Yorgun kaldırımlarda
Yürürken adım adım
Bir aşkın bedelini
Tek başına ödersin
Hakkı YALÇIN