Sinemada hayran olduğumuz oyuncular kadar, şarkılarıyla gönlümüzü titreten önemli isimler de haber alanımıza girdi.
İhtiraslı şöhret müptelaları da!
Şöhret kimseye sadık değildir ama şöhrete kene gibi yapışanların hayatta neler kaybettiklerini gördüm.
Sonradan görmeleri gördüğüm gibi.
O yüzden insanları kullanarak şöhret olanların son kullanılma tarihlerine de bakılması gerektiğini savunurum hep.
Anlaşma yaparken tokalaşarak verdiği "Zeki Müren sözü" milyon dolarlara bedeldi.
Filiz Akın'ın zarafetini kimsede görmediğimi beyan eder, Tarık Akan ve Kadir İnanır'ı omuzlarımda taşırım.
Onlar gerçekten emek verdiler sanata.
Şimdi bir diziyle şöhret olan zibidilere saygı duymayışım sebepsiz değildir.
Sistem sizlere çuvalla para da verse, sistem sizlere arkası güçlü insanlarla "haddinizi aşma" şansı da verse mazinizden kaçamazsınız.
Şöhretin sadece kaymağı yenmez, yanlışların bedeli de ödenecektir.
En azından yüreklerde!
Gülben, Seren'i hapse attırıyor.
Gülben Ergen'in bu hayatta ödeyeceği o kadar bedel varken, Seren'e ödettireceği 3 günlük hapis nedir ki!
Böyle bir hapis cezası Seren adına gururdur.
Gülben adına utanç!
Ufukta hukuk görebiliyor musunuz?
Kadınlar katlediliyor, çocuklar taciz ediliyor, evimizin içine giren hırsızlar elini kolunu sallayarak dolaşıyor ve İstanbul'da her 6 dakikada bir hırsızlık oluyor.
Yasalar tatilde!
Ahlaksızlar sahte kimlikle bankadan para çekiyor, yaşlı insanların emekli maaşları gasp ediliyor, çakallar özgür!
Ama Gülben Ergen'in adını andığı için Seren Serengil hapse girecek.
Ve böyle bir düzende bizler de Gülben Ergen hukukunu gururla izleyeceğiz.
Az sonra!
Gülben Ergen'i gelecek nesiller gazeteci olarak hatırlamayacak olsa da.
"Gülben hukuku" literatüre girecektir.
YUMRUK ERKEĞİ!
Kadıköy'de 17 yaşındaki bir genç kıza yumruk atan saldırgan önce serbest bırakıldı.
Niye? Birkaç kişiye daha yumruk ve tekme atsın diye.
Sonra tepkiler büyüdü ve tekrar gözaltına alınıp çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Yakında çıkar.
Maceranın ikinci kısmına başlar.
Ya da birileri görevi devralır!
MUTLULUK TAKVİMİ
Gidişin veda değil
Sanki kara sevdaydı
Hasretin kitabı yok
Sitemlerim sanaydı
Kalbimde çığlıklarım
Dinmedi hâlâ acım
Unutamadım seni
Hâlâ sana muhtacım
Bir yürek kaldı bende
Hâlâ seni düşünen
Bir yürek kaldı bende
Yalnızlıktan üşüyen
Hakkı YALÇIN