"Yağmurun sesine bak, aşka davet ediyor." Şimdiki yağmurlar kıyameti işaret ediyor artık.
Gökyüzünün yüzölçümünü hesaplamayı reddettiğimiz için belki!
Ya da yeryüzünün kıymetini bilmediğimiz için.
O yüzden şimdi şarkılarımız da değişti.
"Bu bu doğa isyanıdır, ruha dolmakta.
Deli havaları seyret ki seller basmakta!
***
Artık yağmura dışarıdan bakıyoruz.
Temmuz ayında dolu yağıyor.
Şimşekler gökyüzünün haksızlığa attığı imzadır.
Hor gördüğümüz dünyada, bir daha çisil çisil yağmurları zor göreceğiz.
Okyanus iklimine girdiğimiz dünyada!
***
Bir yağmurda bile birbirimize ne kadar ihtiyacımız olduğunu anlıyoruz.
"Beraber ıslandık biz bu yağmurda" şarkısını hatırlayalım.
Saçma sapan şeyler için birbirimize sanal alemde meydan okuyacağımıza.
Beraber direnenelim sele, baskına, yangına.
***
O yüzden korkuları büyütmek yerine, yağmura saygılarımızı sunalım.
Tedbir almaya zorlayalım yetkilileri.
Hazırlıklı olalım.
Toprağın betondan değerli olduğunu anlatalım cümle aleme.
Tabiat ananın kalbini yeteri kadar kırdık, birbirimizin kalbini onaralım.
"Oh çekmeyelim" görüntüleri siyasi mesele haline getirip.
Hala vaktimiz var çünkü.
***
Unutmayalım ki, nefret yağmuru da, bu yağmurlardan farklı değildir.
Unutmayalım ki, yakılan orman herkesi yakar.
Seller de herkesi önüne katar.
Başkasının kapısını hırsla ve öfkeyle çalan doğa, bizim kapımızı da ihmal etmeyecektir kuşkunuz olmasın.
***
Uçurum çiçeklerinden haberiniz vardır sanırım.
Orkideler ve güller kadar fiyakası yoktur ama onların hayat kurtaran bir özelliği vardır.
Yarına ertelediğimiz bütünlük ve sevgi eylemi, bizleri hazırlıksız yakalamak için için fırsat kolluyorsa.
Bizim de fiyaka yapacak zamanımız yok demektir.
***
Çünkü her şeye rağmen doğal afetlerin serumu da yine insandır.
Elele veren ve gönülden seven insan.
O uçurum çiçekleri.
Mahsuben!
Kadın cinayetlerinde tartışılan mesele;
"Kadına şiddetin cezası artmalı." Hayır! Asıl mesele "kadına şiddetin önünün kesilmesi." Ama abazan erkekler ikisinde de yok!
O yüzden gazetelerin üçüncü sayfaları kadın cinayetlerine rezerve edilmiştir.
Asalet ve zarafetin hadım edilmesine mahsuben!
Mutluluk Takvimi
Buluttan zarflar içinde
Sevda mektupları vardı
Sarmaşık gülleri gibi
Herkes içinden ağlardı
Şarkılı balkonlarda
İnce saz geceleri
Gözlerimizde tüter
Eski yaz geceleri
Yıllar boyu saklanırdı
Ayrılığın son busesi
Denizlere atılırdı
İyiliğin hikayesi
Hakkı YALÇIN