Barış isteyen bir adamın izinden yürüyenlere.
Binlerce İnce Memed.
Yaşar Kemal'in fotoğrafına baktım.
Yüzünde "Güneşli günler" mesajı.
Barışın çıkmaz sokaklarındaki çocukların temsilcisi.
Silahsız bir dünya özlemindeki buruk adam.
Eller üstünde giden onurlu hayat işçisi.
Yaşar Kemal bu toprakların gördüğü en zarif adamdı.
Birbirimize çıkan yolların kenarında bizlere alkış tutan çocuksu yürek.
Haksızlığın karşısında bükülmeyen nadide insan.
Edebi tarafına zaten paha biçilmezken, bütün Nobel ödüllerimiz onun.
Savunduğu barış eski zamanlardan bugünlere kadar uzanan uzun bir yolculuğun işçiliği.
Ne acıdır ki.
Satırlarından tanıdığımız adamın, kitaplarında haykırdığı barışı savunamadık.
Hala eli silahlı hayattan medet umanların dünyasındayız.
Terör siyaseti yapanlar ülkesi.
Verdiğimiz canlar yetmemiş gibi, omuzlardaki tabutlardan gocunmayan, silahların inine sığınanların memleketi.
Hala "Kandil isli!"
Hala silah üzerinden pazarlık.
Canları nakite çevirmek midir amaç?
Analara künye dağıttırmak mı?
Bu korkunç ilkellik bitmeyecek mi?
Kendini temize çekmek diye bir gerçek vardır da, hayatın içinde böyle gerçeklerin hükmü yok mudur?
Savaş değirmenine kan taşıyanlar, can taşıdıklarını unutuyorsa.
Herkesin bumerangı kendine döner.
Bunu unutmasınlar!
Yaşar Kemal öldükten sonra bile canını acıtmayı sürdürüyoruz.
Bu da barış istemeyenlerin utancı olsun.
Ruhları kelepir olanların.
***
Sopalı öğretmen görevden alındı. Adının önündeki "öğretmen" sıfatı da alınsın!
***
Servis araçları
Servis araçları İstanbul trafiğinin baş belaları.
Her yolun kenarında sıralanıyorlar ve kimse sesini çıkarmıyor.
E 5'den Balmumcu'ya girişte her sabah plakasını not ettiğim bir servis aracı var.
34 LU 0096, Başak Tur'a ait.
Günlerdir yolun kenarına araç park ediliyor ve içinde şoför yok.
Bu aracın yarattığı trafik katliamı sürerken, önceki sabah yanına bir servis aracı daha sokulmuştu.
Plakası 34 FJ 2356.
Bu araçların cesaret aldıkları muhakkak.
Çünkü orada olmalarında sakınca görmeyen bir düzen var.
Zaten yanmış İstanbul!
Biraz da bunlar yaksın!
Bizler de her sabah bu saltanata bakalım!
***
Biz gururla silerdik
Gözümüzdeki yaşı
Her akşam düşlerimiz
Yıldızlı dilek taşı
Kalbimizde yaşanan
Dilimizde şarkıydı
Aynı kızı sevsek bile
Arkadaşımın aşkıydı
Nerde ömrü çözüp çözüp
Bağladığımız geceler
Nerde o sırt sırta verip
Ağladığımız geceler
Gözyaşları boğarken
Sevdalı yastıkları
En güzel teselliydi
Arkadaş ıslıkları
Hakkı YALÇIN