ALLAH'ım şehitlerimize rahmetinle ve merhametinle muamele eyle.
Cennetindeki mekanlarını yüce eyle.
Kabirlerini pür nur eyle. Ruhlarını şad eyle. Şehitlerimizin geride bıraktıklarına, ailelerine, eş ve evlatlarına, annelerine, babalarına sabır ver. Dayanma gücü ver.
Amin... Yazıma bu dua ile başlamak istedim. Böylelikle okuyan herkes de iştirak etmiş olacak inşallah...
ALLAH kabul etsin. Aziz milletimizin, düşen helikopter ile ilgili şüpheli her noktanın, en ince ayrıntısına kadar araştırılmasını istediğini de özellikle belirteyim.
ÜMMETİN LİDERİ
Vatan, millet, devlet, bayrak, mukaddesat için can verdiler. Şehit oldular. Hem de kelimenin tam anlamıyla...
Çünkü teröristlerin arkasında devletler var. Kameraların önünde dost ve müttefik gibi görünüyorlar ancak gerçekte tam bir düşman gibi davranıyorlar. Ve bu devletler İslam'a, Müslümanlar'a, Allah'a ve Kur'an-ı Kerim'e de düşmanlar. Zaten Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne de tam da bu yüzden düşmanlık yapıyorlar. İşte bu nedenle evlatlarımız, kelimenin tam anlamıyla şehitlik makamını hak ediyorlar diyorum.
Dost ve müttefik diye bildiğimiz devletler, Müslümanlar'ın doğal lideri, ümmetin önderi gibi gördükleri Türkiye Cumhuriyeti'ne, iğrenç bir öfke ile saldırıyorlar. Karşımızdaki teröristlerin arkasındakiler işte bu devletler.
Bakınız, İslam dünyasının liderliği iddası, bizlerden kaynaklanmıyor. Haçlı ve Siyonist ittifakının genel kabulu böyle.
TÜRKİYE BAYGIN KALSIN
Yani bizleri, ümmetin önderi gibi gören ve bundan dehşetle endişe eden, korkan Haçlılar ve Siyonistler. Bu korku ve endişe, bizlere dost ve müttefik gibi görünen ama aslında düşmanımız olan bu alçakları çıldırtıyor. Bu nedenle Türkiye baygın kalsın istiyorlar. Terör örgütlerini ve teröristleri de bu yüzden üstümüze saldılar. ABD bu işin başını çekiyor. Haçlı ve Siyonist ittifakının lideri zaten Amerika Birleşik Devletleri'dir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan son MGK toplantısının ardından, ABD'ye bu yaptıklarının müttefiklik ile bağdaşmadığı ilan edildi. Hem de en üst perdeden ve en üst makamımız tarafından.
ABD TÜRKİYE'Yİ İŞGAL PLANININ İÇİNDE
Birinci Dünya Savaşı'nda yapamadıkları, "Anadolu'nun bölünmesini", tamamlamak istiyorlar. Türkiye'ye savaş açmak istiyorlar. İçimiz karışsın, bölünelim, küçülelim, parçalanalım istiyorlar. Türkiye komşularıyla da savaşsın, dolayısıyla zayıflasın, yok olsun ve teslim alınsın istiyorlar. Bu yazdıklarımı daha evvel de yazmıştım. Hangi aklı başında kardeşimiz "Bunlar yalan" ya da "Abartıyorsun" diyebilir? ABD müttefik ve dost diye görünüp terör örgütü eli kanlı PKK ile yatıp kalkıyor. FETÖ elebaşları hala koynunda değil mi? Suriye'de Türk Silahlı Kuvvetleri ile işbirliği yapıyor gibi gözüküp PKK ile düşüp kalkması ne anlama geliyor? Terör örgütü PKK, neredeyse ABD'nin kara ordusu gibi olmadı mı?
Üstelik bunu göstere göstere yapmıyor mu? Türkiye'nin güneyinde PKK'ya devlet kurmak istediklerini artık herkes görmüyor mu? Zaten teröristlere devlet gibi davranmıyor mu? Şimdi Suriye'de birlikte operasyonlara girişmediler mi? Bütün bu ilişkiler ve yaşananlar, Anadolu'nun bir daha işgal edilmek istenmesi ve bu planın içinde ABD'nin bizzat yer alması demek değil mi?