Peki neden Trump tercih edildi? Öncelikli olarak tarihteki hiçbir başkan gibi olmaması gerekiyordu. Trump, "Agresif, ilkesizliğin altında hedefi olan, kurnaz, materyalist, aniden parlayan, hedefine en kısa yoldan ulaşan ve Amerika Birleşik Devletleri'nin tek güç olduğu tüm damarlarına kadar işlenmiş biri" olarak görüldü. Yani tam da Pentagon'un aradığı gibiydi! Eğer bu özelliklere sahip olmasaydı, Hillary Clinton'ı yenme şansı yoktu.
TRUMP'A 3 GÖREV VERİLDİ!
Bunlardan ilki en önemli olanıydı.
DÜNYAYI PARA YÖNETMEYECEK, EĞER YÖNETİRSE O PARAYI DA PENTAGON KONTROL EDECEKTİ!
Şu an Afganistan'da, Irak'ta, Suriye'de yaşananların ve yaşanacak olanların temelinde bu yatıyordu. Orada alınan kararların dışa vurumuydu bu! Pentagon Trump'ı getirdikten sonra kendi hedeflerine yöneldi. 2020'de DÜNYANIN TEK GÜCÜ OLMAK İSTİYORLARDI.
BUNU DA KENDİLERİNE RAKİP GÖRDÜKLERİ DEVLETLERE ULAŞTIRDILAR. Trump ilk günler kendisini ziyarete gelen Theresa May'e bunu iletti. İletti ama ilk itiraz onlardan geldi.
Sonra Londra terörle tanıştı.
Manchester sarsıldı. Sonra da Las Vegas kana bulandı. Öncesinde de Trump'ın İNGİLTERE ziyareti ertelendi. Kraliçe resmen "GELMEYİN!" dedi... Trump da "Ben bornozla karşılayacağınız BAŞKANLARDAN değilim" cevabını verdi. Hatta bir akşam Kraliçe korumasının silahıyla burun buruna geldi!
Kavga başlamıştı. Daha doğrusu kavga artık dünyaya yayılıyordu! Amerika Birleşik Devletleri "Dünyanın tek gücü ben olacağım.
İngiltere, Rusya, Almanya, Fransa ve Türkiye de ORTA ÖLÇEKLİ 5 DEVLET OLSUN" önerisinde bulundu. Şu an için ALMANYA dışında bunu kabul eden yok.
Türkiye inanmadığı bir ortakla yürümemek için "HAYIR" dedi. Rusya ve Fransa da aynı şekilde... Tabii bu teklif kabul edilmeyince SAVAŞ tavan yaptı. Daha da artacak.
Suriye'de de Irak'ta da bunu göreceğiz...
Bölgemiz karmakarışık!
Ne olacağını kimse tam olarak kestiremiyor. Pentagon'un Barzani ve Kürtler üzerinden oynadığı oyun çok eski.
Bölgedeki bütün KÜRTLER'i bir çatı altına almak istemeleri yeni bir plan da değil.
1990'lardan beri devrede!
Oyuncularla ve rollerle ilgili detaylar değişmekte. Fakat senaryo tam gaz gitmekte. Küçük değişiklikler büyük felaketlere yol açabilir!
Bu nedenle herkes tedirgin...
Pentagon'da da gerilim içinde olanlar var.
Her şey istenildiği gibi gitmiyor...
Orada bir ekip Türkiye'ye ders verilmesi gerektiğini söylerken birileri de "Çıldırdınız mı Türkiyesiz olmaz!" cevabını veriyor!
Az değil bu sayı!
Bunların başında Mattis'in sağ kolu olan Pat Shanahan geliyor!
Yıllarca Boeing'de üst düzey yöneticilik yapan ve Pentagon'un her karesini çok iyi bilen Pat Shanahan, Türkiye'nin sıradan bir ülke olmadığı ve mutlaka ortak hareket etmeleri gerektiği konusunda Trump'ı bilgilendiren isimlerden biri.
Aralıksız hem de!
Pentagon hala Türkiye ile bağlarını tam olarak koparmadı. Çünkü Pentagon, Türkiye'nin içinde olduğu güçlü bir koalisyon ile Ortadoğu'da etkin olacağını biliyor.
Herkes bunun farkında...
Konu İPEK YOLU çünkü...
Pentagon, Türkiye ile birlikte Yeni İpek Yolu'nu İngiltere'den koparabileceğinin farkında. İngiltere de tam tersi!
Afganistan'ın Yeni İpek Yolu için çok önemli olduğu hiç değişmeyecek bir gerçek. Yeni İpek Yolu Washington'ı sadece kendi kıtasına hapsedecek bir operasyon.
Pentagon bu nedenle Afganistan'da da Türkiye ile çalışmak istiyor.
Ancak yaptıkları hatalar buna imkan vermiyor!
Türkiye de bunun farkında ve gücünü kullanıyor.
Bakın John Bass bir anda Türkiye'nin gündemine oturdu. Konsolosluk çalışanlarına sahip çıkması, FETÖ konusunda etkisiz kalması gibi nedenlerden dolayı VEDA PARTİSİNE kimse gitmedi. DEVLET kendisini protesto etti.
Belki daha önce böyle bir şey yaşanmadı.
NEDEN?
Konsolosluk çalışanları, Rıza Sarraf olayı, tutuklanan bankacı, Zafer Çağlayan dosyası, FETÖ, korumalara verilen cezalar... Hepsini sayabiliriz. Ama John Bass'a yüklenmemizin asıl nedeni AFGANİSTAN'a gidiyor oluşuydu! İPEK YOLU'nun en önemli kalesine en önemli adamlarını yolluyorlardı. Ankara, BASS'a vurarak İPEK YOLU'nda Washington'un karşısında olduğunu ilan ediyordu. Daha da açık bir şekilde "Biz artık yan yana değil karşı karşıyayız. Buyurun bize rağmen İPEK YOLU'nu kontrol edin!" diye çıkışıyordu...
Türkiye'nin elindeki güç muazzamdı.
Dünyanın dengesinin kurulması ya da kurulamaması ANKARA'nın elindeydi!
Pentagon'da Türkiye yanlısı pek çok kişi bu nedenle SAKİN OLMAK, SAKİN KALMAK GEREKTİĞİNİ biliyordu. YPG'ye verilen silahlar köprünün yıkılmasından sonra devreye girecekti.
Ama köprünün ayakta kalıp kalmayacağı da önümüzdeki kısa dönem içinde anlaşılacaktı. Asıl ondan sonra tavırlar netleşecekti!
Pentagon bölgede bunlarla uğraşırken kendi ülkesinde çok önemli adımlar atıyor.
Savaşın dengesini değiştirecek cinsten!
Son transfer Google'ın sahibi Sergey Brin oldu. Artık yüzde 100 PENTAGON 'la...
Bunu da GOOGLE JIGSAW ile gösterdi.
Yeni sistemle GOOGLE'da Pentagon'un istemediği hiçbir şey bulunamayacak.
Anında yok edilecek. Trump ya da Pentagon ile ilgili olumsuz yazının yaşama şansı hiç yok. Anında imha ediliyor. Bunun ödülü olarak da Sergey Brin ENERJİ sektörüne girecek. Emirle tabii...
Enerjide PENTAGON 'un adamları olacak. Brin bunu kabul etti. Yakında KAZANDIĞI PARALARLA konuşulacak...
Microsoft'un sahibi Bill Gates de Trump'a destek verecek işadamlarından biri. Çünkü Gates, Amerikan şirketlerinin gücünün ABD merkezli olmasını istiyor.
Northrop Grunnman, Raytheon, Rockwell Collins, Boeing ve Lockheed Martin gibi silah şirketleri de yeni dönemde enerji ve finans alanına giriyor.
Parayı yönetenlerin silah sektörüne girme şansı yok ama silah sektörünün finans alanına girme gücü var! Mermi sayesinde!
Bunu hayata geçiriyorlar. Başka işadamları da PENTAGON 'a doğru kaymaya başladı...
Ve kendilerine karşı olanlara da yakında operasyon yapacaklar.
İçeride yaptıklarının anlamlı olması için Afganistan ve Türkiye'yi yanlarına almak durumundalar.
İpek Yolu'nu kontrol etmek isteyen güçler kesinlikle ve kesinlikle Türkiyesiz ve Afganistansız yapamaz.
NET!
Ankara bunun farkında!
Tansiyonu yükseltmesinin nedenlerinden biri de bu!
Bu gerginlik ne kadar sürer, ne kadar tırmanır bilemem!
Ama duracak gibi değil!
Bu arada sürpriz bir hamle ile FETO'yu verirler mi?
Üzerinde çok çalışıyorlar...
Ve Trump kesinlikle vermek istiyor.
Söylemese de. Söyleyemese de...
Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Flynn, Beyaz Saray İletişim Direktörü Mike Dubke, Özel Kalem Müdürü Rience Priebus, İletişim Direktörü Anthony Scaramucci de Gülen'in Türkiye'ye verilmesi için çok önemli adımlar attı.
Ama bir güç izin vermedi!
Kim bunu istediyse gitti!
Oradaki kavgayı düşünün artık!
Ama dosya önlerinde, çalışıyorlar!
Verilir mi? Bilemem!
Bu yeter mi? Bilemem!
Oradaki durum bu!
Savaştan önceki bütün şıkları deneyeceklerdir...
Kilit ülke biziz!
Farkındalar!
