Ne kadar yanlışlık yapsa da çevreden kimsenin eleştiremeyişini bir tür konfor olarak kabul edenler vardır muhtemelen. Bunun doğru olana ulaşmayı zorlaştırması, zaten böyle bir derdi olmayanlar açısından problem değil.
Ne kadar aykırı işler yapanlarsa yapsınlar, CHP ve İP yönetimi, tabandan kimsenin 'bu ne perhiz bu ne lahana turşusu' diye sormayışının rahatlığına sahip mesela.
CHP yönetiminin çeşitli organlarında bulunan ya da bir şekilde söz sahibi olabilenlerin de çıtı çıkamadığı için, Türkiye'nin sınır güvenliği ile ilgili tezkereye hayır dedikten sonra Yozgat'ta 'Kandil'i yer ile yeksan ederim' diyebilen Kılıçdaroğlu'na içeriden, 'bu ne çelişki' diyen çıkmadı, çıkamadı.
İyi Parti'de de durum aşağı yukarı aynı. Milliyetçi muhafazakar bir tabana sahip olduğu söylenen bu partinin Genel Başkanı Akşener, 'HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırıyoruz' dese de, bu partiyle işbirliği yapmayı sürdürüyor.
Ülke gezilerinde çektirdiği kurgu videolarla bilinen İP Genel Başkanı'nın, gerçek insanlarla muhatap olmasına mani olmak üzere yanında bulunanların baltayı taşa vurmaları, ayrı bir mesele. Bingöl'de Lütfü Türkkan'ın karıştığı olayı hafifseyerek üstünü kapatma gayreti de, yakın çevrenin ve tabanın 'bu ne perhiz bu ne lahana turşusu' diye sormayacağından emin olmakla ilgili…
Her iki partinin rahatlığının bizim anlamadığımız yönleri var gibi. Mesela CHP, her ne yaparsa yapsın arkasına duran yüzde 20 civarında bir oy tabanına sahip. Partinin aklı başında gözüken önemli isimlerinin mecburen CHP'lilikleri de çok dikkat çekici. Memnuniyetsizliklerini sadece ima ederek dile getirebilen bu kesim, Kılıçdaroğlu'nun hışmına uğramaktan korkuyor anlaşılan.
İyi Parti'deki işler CHP'den daha karmaşık. MHP'yi bölüp parçalamak isteyenler tarafından kurdurulduğu bilinen bu partinin tam olarak ne istediği, meçhul. CHP'nin her durumda sosyolojik bir tabanı var, malum. Ancak AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan karşıtlığı dışında bilinebilen herhangi bir özelliği olmayan İP'in yaslandığı taban ciddi bir merak konusu.
Sorulması gereken bazı sorulardan sarfınazar eden CHP tabanını anlayabilmek mümkün. Ama bir şehit kardeşinin bacısına küfür edebilenleri bile sorgulamayan İyi Parti tabanının sosyolojik yapısını gel de merak etme!..
CHP tabanının, 'tıpış tıpış sandığa gideceksiniz' denildiğinde bile sesini çıkarmayacak şekilde kodlandığı, biliniyor. İyi Parti tabanı da 'ne olursa olsun İP'i destekleyeceksiniz' şeklinde kodlanmış anlaşılan… Artık kimler kodladı ise…
