Devekuşu ile ilgili hikayeyi hepiniz bilirsiniz. Madem devesin yük taşı görelim, denilince 'ben kuşum'; o halde uç bakalım, denilince de 'ne uçması, ben deveyim' dermiş, malum.
Mesajlarına 'tweet' yani cıvıldama denilse de, amblemi kuş resmi olan Twitter, 'Cıvıldama' denilebilecek müspet mesajlara mani olurken, 'hırlama' içerenlere müsamahakar …
Kullanıcılarına 280 karakterlik mesajlar ve eklerini gönderme imkanı sağlayan bu sosyal ağ, 'gönderilere müdahale etmemek ve ettirmemek'le öğünür. Ancak, birtakım ülkelerdeki farklı muameleleri ile dikkat çeker. Türkiye de bunlardan birisi…
Vatan, millet, devlet ve yöneticiler aleyhine yorumlanabilecek mesajları 'özgürlükler' parantezine alan kuruluş, aksi durumda sansür mekanizmasını çalıştırıyor…
'Millet ve memleket aleyhine ve birçok insana hakaretler yağdıran bu hesaplar ne kardeşim' denildiğinde 'ben tarafsız bir platformum ve insanların hür bir şekilde görüşlerini yansıtmalarına imkan sağlıyorum' diyor Twitter.
Ancak her nasıl oluyorsa, bahsi geçen konularda muvafık mesajlar gönderildiğinde tarafsızlık rafa kaldırılıyor ve ilgili hesaplar bloke ediliyor ya da düpedüz kaldırılabiliyor.
Bu durumda da Twitter ve benzeri platformların aslında ne oldukları ve kendilerine ne gibi bir misyon biçtikleri sorusu akla geliyor.
Son olarak, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'a güçlü destek' ve 'Barış Pınarı Harekatı'nın uluslararası meşruiyetini artırma' gibi gerekçelerle Türkiye'den 7 bin 340 hesabı kapatmış Twitter.
Gerekçeler arasında 'Türkiye'nin Suriye'deki mücadelesini desteklemek', 'FETÖ'ye terör örgütü demek', 'CHP'yi eleştirmek, HDP ile PKK'yı ilişkilendirmek', hatta 'Türkiye'nin dış politikasını övmek' de var…
Hesapların kapatılmasının esas sebebi, Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere yöneticilerin icraatına destek mesajlardan duyulan rahatsızlık. Hesapların 'organize hareket ettikleri ve tek merkezden yönetildikleri' iddiasının delili yok çünkü.
Oyunun kuralı…
Bu durumda, insanlara 'kanaatlerini ifade imkanı sağlamak' için hizmet verdiğini ileri süren Twitter, bunu sadece muhalif olanlara sağlıyor anlaşılan... Çünkü ortak yönleri Cumhurbaşkanımız ve hükümeti desteklemek olan 7 bin hesabı kapatırlarken, aksi yönde çalışan belki yüz binlerce hesapla alakalı tık bile yok…
'Ücretsiz' hizmet sağladığını söyleyen ama borsa değeri on milyarlarca dolar olup yıllık geliri de 1 milyar dolara yaklaşan Twitter, normal kullanıcıların pek farkına varmayacağı operasyonlarla yürütüyor işlerini demek ki. Diğerleri de aynı hesap.
Hisse sahiplerine 'hayrına çalışıyoruz' diye ikna etme şansı olmayan bu platformların, kar sağlamak için neler yaptıklarını ortaya koymak, konunun önemli yönlerinden.
Sadece Türkiye'de değil, ABD dahil birçok ülkede tuhaf işler yapan bu kuruluşların zapt u rapta alınması için hukuki düzenleme bir an önce hayata geçirilmeli.
2006'da kurulan ve Nisan 2011'den beri de Türkiye'de bulunan Twitter'in, Gezi Olaylarındaki rolü hala hafızalarımızdadır. Öncesinde açılan sahte hesaplar, ayaklanmaya dönüştürülmeye çalışılan olayların ana sebeplerindendi.
O dönemde kısa bir sürede yüz binlerce sahte hesap açılırken seyreden Twitter ve benzeri platformlar, oyunu kuralına göre oynatmamak konusunda da kararlılar belli ki…
'Cıvıldama' türünden mesajlara mani olurken, 'hırlama' türünden olanlara desteğin başka anlamı yok…
Her kimin ya da kimlerin maşası iseler, Türkiye'nin geleceği konusunda pek hayırhah düşünmeyen bu platformları hizaya getirmenin bir yolu mutlaka bulunmalı…