ABD yeni bir yangının fitilini ateşledi. Gitti, Irak'taki Amerikan Elçiliği baskınından sorumlu tuttuğu İran Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'yi Bağdat'ta öldürdü.
ABD Elçiliği baskınının yapıldığı gün İran'dan Bağdat'a gelen uçakların sayısında on kat artış olduğunu rapor ediyordu CIA. O uçaklardan inenlerin Kasım Süleymani'ye bağlı sivilleştirilmiş askerler olduğunu iddia ediyordu. Elçilik odalarının duvarlarına "Önderimiz Kasım Süleymani" yazılması bunun deliliydi Amerikan istihbarat örgütüne göre. Uçak büyüklüğündeki Amerikan İHA'sının düşürülmesi, Kerkük'te Amerikan üssüne yapılan saldırının organize edilmesi ve bir Amerikalının öldürülmesi gibi daha bir çok suçu vardı Kasım Süleymani'nin CIA'ya göre.
"Mutlaka öldürülmeli" diye rapor ediyordu. Mart ayında İsrail Dışişleri Bakanı İsrael Katz da "Kasım Süleymani'nin kökünü kazımak için ter döküyoruz" diyordu. Zaten hedefteydi. Ancak kibir onu büyük bir özgüvenin kuyusuna düşürmüştü. En yakın komutanlarıından biri daha yeni öldürülmüştü. Mesaj "Sıra sende" şeklinde onaydı. Ancak Kasım Süleymani elini kolunu sallayarak büyük bir rahatlık içinde Bağdat Havaalanı'na gitti ve öldürüldü.
Aslında geçmişte Amerikalılar'la çalışmıştı. Afganistan'dan İran'a saldıran Taliban'la mücadeleye atanmıştı. O dönemde Taliban'ın gizli üslerinin koordinatlarını CIA'ya vermişti. El Kaide'ye ait gizli üslerin bilgisi de CIA'ya yine Kasım Süleymani'den geliyordu. Sık sık İran adına Amerikalılar'la toplantılara katılmıştı. Amerikalılar onun için "Hiç konuşmazdı toplantılarda. Herkes tartışılan konuda Kasım Süleymani ne düşünür diye düşünürdü" diyor. Amerikalılar aldılar, büyüttüler, canavara dönüştürdüler. Sonrasında başlarına bela olduğunu görünce öldürdüler.
Durum bu. İşbirliği yaptıkları Kasım Süleymani'ye yol verdiler.
İran'ın istihbarat ve operasyonlar başkanı haline getirdiler. Ancak o da gitti, Hizbullah, Bedir Tugayları ve Haşdi Şabi'yi birleştirdi, 50 bin kişilik özel ordu kurdu. Suriye'de, Yemen'de, Irak'ta, Lübnan'da, nerde çatışma varsa oraya taşıdı. Bugün Ortadoğunun karışmasına neden olanların, Esad'ın ayakta kalmasını sağlayanların başında geliyordu.
Maliki'yi Irak Başbakanlığına getiren de oydu. İran'da geleceğin Cumhurbaşkanı olarak görülüyordu.
Aslında Amerika ilkokul mezunu bir inşaat işçisini öldürdü. Çimento taşırken dini lider Hamaney'in sohbetlerine katılmaya başladı.
İnşaattan alınıp bir anda İran'ın en kudretli adamı haline getirilen Kasım Süleymani'ye operasyon, hem ABD'yle İran'a hem de İsrail'e büyük zararlar verecek. İran'da "İntikam" çığlıkları gökleri dövüyor.
Trump o yüzden dün "İran hiç savaş kazanmadı ama hiçbir müzakereyi de kaybetmedi" diye tweet attı. İntikam çığlıklarının ABD'ye vereceği zararlar, Trump'ı "Olan oldu gel müzakere yapalım" demeye getirdi. ABD en büyük zararı Irak'ta yaşayacak.
Dışişleri Bakanı Pompeo, Kasım Süleymani'nin öldürülmesinden sonra bir tweet atıp Bağdat'ta sevinç gösterileri yapan Iraklıların fotoğrafını yayınladı. Ancak kazın ayağı hiç de öyle değil. 2018'de Maryland Üniversitesi Irak'ta bir araştırma yaptı. Bu ülkede en çok sevilen kim sorusunu araştırdı. Cevap yüzde 83'le Kasım Süleymani'ydi. O yüzden ABD öfkesi dalga dalga büyüyecek.
Saldırılar artacak. ABD bölgeye daha fazla asker gönderecek. Belki de bu saldırı, askeri yığınağı haklı hale getirmenin ve Pentagon'un yıllarca önce aldığı Ortadoğu'da yeni 22 ülke planının bir başka kıvılcımı.
Ancak hesaplar ne olursa olsun girdap İsrail'i de içine alacak, hem ABD hem de İran kaybedecek. İnşaat işçisi operasyonu, Ortadoğu'da yeni inşaatların habercisi!