Tarihi 29 Haziran 2019

300 haber portalı

GEZİ olaylarında ağzının suyu akarak günlerce canlı yayın yapan Christiane Amanpour İstanbul seçimlerinde havalara uçmuştu. CNN İnternational'da Ekrem İmamoğlu'nu zevkle ağırlayıp, Başkan Erdoğan'a hakaret içeren sorular sordu. Sadece o mu mutluydu? Hayır... Mesela dünyayı savaşlarla, bankalarıyla soyanların sahibi olduğu Reuters haber ajansı bir müjde ile katılıyordu bu mutluluğa.
Haberin girişinde "Gül ve Babacan sonbaharda yeni partiyle geliyor" diyordu. AKP çevrelerinden bilgi aldığını belirtiyordu. Haberin sonunda ise AKP'deki haber kaynağını sevinçten içinde saklayamıyor, "Babacan'a yakın danışman aktardı bilgiyi bize" diyordu. İsrail aşığı Washington Post makaleyle dalıyordu ortak sevince. Başkan Erdoğan'a yükleniyor, İmamoğlu'na muhalefete övgüler yağdırıyordu.
İmamoğlu "Kucaklama, uzlaşma, kutuplaşmayı bitirme" gibi vaadlerle çıkmıştı piyasaya. Ancak Washington Post başka gerçeklerden bahsediyordu. "Muhalefet artık DAHA AGRESİF yüreyecek" müjdesini de o veriyordu. New York Times da makale ile giriyordu mutluluk paylaşımına. Başkan Erdoğan'a saldırıyordu. Wall Street Journal hiç geri kalır mıydı? O da İmamoğlu'na övgüler dizerek, mutluluğunu haykırıyordu. İsrail lobilerinin paraya boğduğu, Türkiye'nin S-400 almaması için yırtınan Amerikan kongresi de çok mutluydu.
Hatta olaya ABD hükümetine bağlı Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu'yla dalıyordu... Bize yaptırım isteyen Kongre'de Türkiye oturumu düzenliyor, başkonuşmacı olarak casusluktan ceza alan Rahip Brunson'ı kürsüye çıkarıyordu.
Türkiye ve Başkanı hakkında ağzına gelen söylettirilen Brunson "Ankara radikal İslam'ı ihraç ediyor.
Azınlıklara nefret dili arttı." gibi iftiralar atıyordu. Seçim sonuçları hepsine gaz vermişti. Ankara'ya saldıracak herkesi sahneye sürmeye başlamışlardı. Umutlanmışlardı yıllardır indirimedikleri konusunda. G-20 zirvesinde Putin-Trump görüşmesinde Erdoğan'ın konuşulduğunu yazan Amerikan medyasıvardı. "Putin Erdoğan'ı övdü Trump'a" diyerek burunlarından soluyorlardı. Tüm dünyada aynı anda Türkiye'nin S-400 alımıyla ilgili tam 300 HABERİN aynı gün yayınlanmasını sağlıyorlardı. "Trump'ın S-400 alımının engellenmesini durduramaz, gücü yok" diyerek baskı uyguluyorlardı. Emekli Amerikan subaylarının yazdığı Amerikan haber sitelerinde de "Eyvah Türkiye S-400 bataryalarından birini KKTC'ye kuracak. Bu Akdeniz'in doğalgaz kaynayan C-D-E-F bölgelerinde hiçbir uçağın uçamaması anlamına geliyor. Amerikan uzak gemisi bile zor durumda kalacak" diye ağlayanlar vardı. İsrail Akdeniz'de ABD, Kıbrıs Rum Kesimi, Mısır ile Akdeniz doğalgaz bölgeleri güvenlik anlaşmaları imzalattırıyor, cephe açtırıyordu. Türkiye'yi 900 km sınırı olduğu denizlerde by-pass etmeye çalışıyor, dünyadaki medya gücü ile İstanbul seçimleri üzerinden Ankara'ya saldırıyordu. Yeni kurulacak partilerin müjdelerini ve tarihini bile verdiriyorlardı. Akdeniz'i götürürken, içeride bölünmelerle uğraşacak Türkiye için avuç ovuşturuyorlardu.
İsrail, lobileri ve destekçisi dünya medyasının ne alakası mı var? Bakın Venezuela Başkanı Nicolas Maduro İsrailli bir grubun kendisine suikast düzenlemek üzereyken tutuklandığını açıkladı. İsrail nire Venezuela nire demeyin... Maduro'nun ülkesinde dünyanın en büyük petrol rezervleri ve onları çıkarmak isteyen İsrail aşığı Amerikan şirketleri var. Venezuela'da neyse Akdeniz'de de o... İstanbul seçimlerinde en büyük umudu onlara verdik... Mutluluktan uçuyor, ellerindeki medya ile aynı anda koro halinde hücum borusunu çaldılar.
İSTANBUL SEÇİMLERİNE "YEREL BAKMAYIN" DERKEN BUNU BOŞUNA SÖYLEMİYORDUK!