Tarihi 3 Ocak 2017

Reina

Reina'nın sahibi Mehmet Koçarslan...
3 kızı var... Birinin adını Amerikalı dostu koymuş. "İsmi Reina olsun" demiş.
Mehmet Koçarslan terör saldırısına uğrayan, sahibi olduğu ünlü mekana da kızının adı Reina'yı vermiş. Peki anlamı ne? Reina İspanyolca'da "KRALİÇE" demek. Dünya son 50 yıl öncesine kadar İngiltere Reinası'na yani Kraliçe'ye çalışıyordu. İkinci Dünya Savaşı ile Avrupa'ya yerleşen ABD, dünya piyasalarının yönetildiği Londra ile finans merkezi New York'u kardeş şehir yapıp, Küresel Sermaye GÜÇ HATTI oluşturdu. Bu güç de aslında bir araçtı. En tepesinde Haçlı-Siyonizm ittifakı ve buna verilen HİZMET vardı. Güç hattını kullanarak Sovyetler'i dağıttılar. ABD'de Genelkurmay Başkanı adaylarını bile Haçlı- Siyonist ittifakı AIPAC, CFR gibi örgütlerin yöneticileri önüne çıkardılar. "Tel-Aviv'e nasıl ölümüne yardım edecekleri" konusunda adeta münazaraya çıkarıp yarıştırdılar. Ancak bu örgütlerin dinleyip, seçtiği adaylar Genelkurmay veya CIA başkanı oluyordu. FETÖ nasıl Türkiye'de askerden polise, yargıdan istihbarata sızıp PARALEL bir devlet oluşturduysa, bunun aynısı ABD'de vardı. Amerika'da son yapılan seçim öncesine kadar bu muazzam güç tüm imkanlarıyla, parasıyla, medyasıyla Hillary Clinton'ı destekledi. Ancak seçimleri kaybettiler, deliye döndüler. Şu anda ABD'de aklımıza hayalimize gelmeyecek kadar büyük bir savaş var. GÜÇ dengeleri sarsılıyor, derin Amerika'yı ardına alan ve GÜCE savaş açan yeni başkan Trump'ı öldürmeyi düşünecek kadar raydan çıkanlar kol geziyor. Hillary'i destekleyen Obama da onlarla iş tutuyor.
Tüm teamülleri zorlayarak, devredeceği başkanlık koltuğu öncesinde inanılmaz işlere imza atıyor. 20 Aralık'ta delegelerin de oyları ile "Evet başkan TRUMP olacak" demesinden sonra Obama'nın sık sık Trump'la bir araya gelip şu anda uyguladıkları hakkında brifing vermesi lazım. Obama bunu bile yapmıyor. Yaz-Boz'da bir CIA ajanıyla yaptığımız röportajı yayınlamıştık. "CIA içinde 5 ayrı fraksiyon var" demişti.
CIA başkanının da Trump'a her hafta brifing vermesi gerekiyor ama ortalarda yok. Trump'a sormadan adım atmamaları şart, haber bile vermeden 35 Rus diplomatı sınırdışı ediyorlar.
Devletler arasında kısasa kısas vardır.
Rusya'nın da kısas gereği ABD'nin Moskova Büyükelçiliği'ni boşaltması lazım. Putin bunu yapmıyor, "Trump'ın 20 Ocak'ta koltuğuna oturmasını bekleyeceğim" diyor. Rusya'yı yöneten başkanın "Bir deha" dediği Trump, elçiliği boşaltmadığı için Twitter'dan Putin'e teşekkür ediyor.
Putin'den "Rusya'ya hizmet" madalyası alan petrol şirketi CEO'su, Trump tarafından ABD Dışişleri Bakanlığı'na getiriliyor.
Böylesine inanılmaz güç savaşlarının yaşandığı, teamüllerin bile rafa kaldırıldığı dönemde Obama İsrail'i bile kullanıyor.
BM'de "İsrail işgal ettiği topraklardan çekilmeli" kararını veto etmeyerek kabul edilmesini sağlıyor. Trump'ın kucağına İsrail bombası bırakacak kadar gözü dönüyor.
Böyle bir ortamda terör örgütlerine Coni'den silah yağıyor. Sınırımızda DEAŞ'a eleman götürülürken yakalanan İngiliz Kraliçesi'nin istihbarat başkanı "DEAŞ'ın içindeyiz" diyor. Seçim kampanyasında neredeyse tüm ekibi istihbaratçı ve general olan Trump "DEAŞ'ı Obama ve Hillary kurdu." diye bağırıyor. ABD uçakları ve koalisyon bir aydır DEAŞ'ı vurmayı rafa kaldırıp, Türkiye'yi bu terör örgütü ile mücadelede yalnız bırakıyor.
Moskova ile arasının bozulması için uçak düşürmeden Rus elçi öldürmeye kadar binbir provokasyona maruz kalan Ankara, böyle bir ortamda kalkıyor Suriye'de barış için Putin ile masa kuruyor. O masada Obama yok. Dikkat edin "Amerika yok" demiyorum. 20 Ocak'tan sonra belki Trump da o masada olabilir. Ancak bu ihtimal bile Şeytani Güç Odaklarının delirmesine yetiyor.
Komutanlık yaptıkları terör ordularını peşpeşe gönderiyorlar azgın köpekler gibi. Trump'ın seçtiği Ulusal Güvenlik Başdanışmanı General Flynn "Türkiye bizim için HAYATİ ÜLKE" demişti. Bu cümle sadece uğurunda savaşılacak kadar önemli olan ülkeler için kuruluyor. Ve çok ilginçtir dün İngiliz Reinası'nın gazetelerinden TİMES da bir başyazı yayınlanıyor. O başyazıda "Türkiye bizim için HAYATİ ÜLKE" deniyor. İngiliz Kraliçe'sinin Londra-New York-Tel Aviv üçgeni 20 Ocak'tan sonra sallantıda. Bizim Reina'ya saldıranlar birer MAŞA! İngilizler "DEAŞ'ın içinden çıkmadıkça", Trump "DEAŞ'ı bizimkiler kurdu derken YALAN söyledim" demedikçe piyonların sahiplerini aramaya gerek yok!