Patlak lastikli traktörüyle yangına su taşıyan çiftçi A Haber'e konuştu: ''Traktör gitse ne olacak! Bir ağaç kurtarsam bana yeter!''
Bursa Harmancık’taki orman yangınına müdahale eden ekiplerin yanında, bir çiftçinin azmi sosyal medyada takdir topladı. Römorkunun lastiği patlamasına rağmen jantla yola devam eden Ramazan Doğru A Haber'e konuştu. Doğru; ''Bir jant değil traktör gitse ne olacak! Bir ağaç kurtarsam bana yeter!'' sözleriyle bir kez daha gönülleri fethetti.
Bursa'nın Harmancık ilçesinde çıkan orman yangını büyük özveri ve fedakarlıklara da sahne oldu.

Orman ekipleri ve itfaiye ekiplerinin büyük çabasının yanı sıra yangını duyup römorku ile su taşımaya çalışan çiftçiler de dikkatlerden kaçmadı.

PATLAK TEKERLEKLE YANGINA SU TAŞIDI
Römorkunun arkasında 'Balıkesir' yazan bir çiftçinin tekerleğinin patlamış olmasına rağmen jant üzerine yangına su taşıdığı o anlar ise "Türk Halkı'nın dayanışması" olarak sosyal medyada büyük ilgi gördü.

Jant üzerine yangına su taşıma görüntülerine sosyal medyada destek mesajları yağdı.

O ÇİFTÇİ KONUŞTU
Bursa'da Orhaneli ve Harmancık ilçeleri arasındaki orman yangınına tek lastiği patlayan tankerle su taşıyan çiftçi Ramazan Doğru görüntülerin ardından açıklamalarda bulundu.
Yangının başladığını duyunca anlatılamaz hisler yaşadığını söyleyen Doğru su tankeri takılı traktörüyle dün yangın bölgesine gittiğini belirtti.
Ramazan Doğru, "Yangın mahallinin tam arka tarafından, 1-2 kilometre uzaktan yangını seyrettim. Hayvanların çığlıklarını duydum. Tüylerim diken diken oldu. Yangın anlatılamaz. Onu anlatamam." diye konuştu.

Doğru, yangın bölgesine su taşımak için gönüllü olduğunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu, bizim gönlümüzden geliyor. Buralar bize dedelerimizden, atalarımızdan kalmış. Bizim ormanımız, bizim memleketimiz, bizim dağımız. Bunu seve seve yapıyoruz. Bu, benim değil de bir başkasının da başına gelebilirdi. O da aynısını yapardı. Ben bunu yaptım diye kahraman olmuyorum. Orada yüzlerce kahraman var. Yangın mahallinde onca insan canla başla çalışıyor çünkü burası bizim dağlarımız, ormanlarımız, memleketimiz. Niye yansın ki? Şu yeşilliğe, tabiata bak. Bu yeşillik niye yok olsun ki?"
"2 KİLOMETRE İÇİN SUYU DÖKÜP GERİ GELEMEZDİM"
Patlak lastikle jant üzerinde yoluna devam ettiği anlar sosyal medyada ilgi gören Doğru, şu ifadeleri kullandı:
"Suyu doldurdum, yola çıktım. Harmancık'ı geçtikten sonra lastiğim patladı. Bunu şişirdim, bir müddet daha gittim. Bir daha şişirdim, bir müddet daha gittim ama ondan sonra demek ki içerideki lastik kıyılmış, şişmedi. Şişmeyince mecburen, buradan 40 kilometre gidip de artık 2 kilometre için suyu döküp geri gelemezdim. Mecburen yangın mahalline gitmem gerekiyordu. Görevimizi yaptığımı tahmin ediyorum, ne kadar yapabildiysem."

Doğru, yolda kendisini çok uyaran olmasına rağmen durmadığını belirterek, "Ulaşmak istediğim bir tek nokta vardı, o da yangın mahalliydi. Tek nokta oydu. 'Bu şekilde çıkamazsın.' dediler. Polis ekipleri bile önümü çevirdi, sonra 'Hakkınızı helal edin, Allah razı olsun.' dediler. Geri dönmeyi kim düşünür ki?" dedi.
Yangın bölgesine yardım için tekrar gideceğini anlatan Doğru, "Bugün Büyükşehir Belediyesinden arayan bir yetkili 'Lastiği değiştirmeye geleceğiz.' dedi. Onu beklediğim için evdeydim. Yoksa şu an oradaydım. Yangın sönünceye kadar gideceğiz. Bir damla su da olsa, bir ağaç da bir karınca da kurtarsak bizim için en büyük nimet o. Lastik yerine geliyor ama o karınca, ağaç yerine gelir mi? Kaç yılda yetişir bir ağaç, bunu biz biliyoruz köylüler olarak." diye konuştu.

Daha sonra A Haber'e özel açıklama yapan Ramazan Doğru orman yollarının ve ormana yakın su göletinin yapılmasını talep etti.
Doğru, "Bu topraklar bizim bu yeşil bizim. Biz gönüllü gidiyoruz. Bu topraklar için bu yeşilimiz için savunacağız. Bir hayvan bir ağaç kurtarsam ne mutlu bize" dedi.
KAHRAMANMARAŞ' DEPREMİNİ HATIRLATTI
Bursa yangınına su taşıyan çifçi akıllara Kahramanmaraş merkezli depremde yaşanan bir dayanışmayı getirdi.

Afet bölgesine iş makinesi taşıyan TIR'ın şoförü, bölgeye bir an önce gidebilmek için son sürat gitmiş ve "Sürat kadranını, devir saatini kapattım" diyerek İstanbul'dan Kahramanmaraş'a 9 saatte ulaştıklarını söylemişti.