Başbakan Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında çok sert açıklamalar yaptı: 30 Mart seçimleri, demokrasi, dış politika ve çözüm süreci için olduğu kadar Türkiye ekonomisi için de bir milat olma özelliği taşıyor. Allah'ın izniyle artık ekonomi önünde de hiçbir engel yoktur.
1 Mayıs'ın 124 yıllık geçmişi var. Bu 124 yıl içinde bu topraklarda 1 Mayıs'a hak ettiği değeri biz verdik. Sol mu, CHP mi, aşırı sol mu, aşırı uçlar, MHP mi verdi, hayır. 2008'de 1 Mayıs'ı Emek ve Dayanışma Günü olarak biz tatil ilan ettik.
Tüm sendikalara, STK'lara sesleniyorum, İstanbul'da miting yapılacak yerler bellidir.
Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı seçimlerini gerilim fırsatı olmaktan çıkardık. 20 milletvekili ya da siyasi partilerin göstereceği aday, milletin huzuruna çıkacak, milletten yetki alırsa Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olacak. Yani kararı millet verecek.
Devleti kendi dinleme seanslarını yapacak yer haline getirdiler. Bunu savunacak kadar alçaklar. Nasıl girersiniz insanların mahremine? Ancak biz gereğini yapacağız. Kimsenin şüphesi olmasın.
Tüm vekil arkadaşlarıma görev düşüyor. Siz milletin vekilisiniz. Bu millet yüzde 46 ile meydanlarda ne dedi? Biz bunların yolsuzluk yaftalarına inanmıyoruz dedi.
Bunların elinde şantaj kasetleri var. Bu devletin en tepesinden en aşağısına kadar. Cumhurbaşkanının da şantaj kaseti var, benim de vardı, Genelkurmay Başkanı'nın da var. Ama ben diyorum ki benimle ilgili varsa çıkıp açıklayın, açıklamazsanız namertsiniz. Şahsımla alakalı bir şey bulamadılar bulamayacaklar. Benim bakanlarımla çocuklarımla konuştuklarımı verebildiler. Düşman bile bu şerefsizliği yapmaz.