Tazminat davalarının ilkinde avukat Cemaloğlu, daha önceki beyanlarını tekrarlayarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etti. Avukat Çatak ise davanın reddini istedi.
Yargıç Mustafa Çakmak, davayı kısmen kabul ederek, Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'a yasal faiziyle birlikte 10 bin TL manevi tazminat ödemesine karar verdi.
Davanın dilekçesinde, Kılıçdaroğlu'nun, 8 Ağustos 2010 tarihinde, Erzincan'da düzenlenen açık hava toplantısında ''Erdoğan'ın şahsiyet haklarına saldırı kastıyla fevkalade ağır hakaretlerde bulunduğu'' ileri sürülmüştü.
Dilekçede, Kılıçdaroğlu'nun, ''Ben Erzincanlıların Kemaliyim, ben halkın Kemaliyim. Ama Allah'a çok şükür kimse bize kalpazan Kemal diyemez, ihaleye fesat karıştıran Kemal demiyor. Biz alnımız ak, yüreğimiz
Dava dilekçesinde, Kemal Kılıçdaroğlu'ndan, yasal faiziyle birlikte 20 bin TL manevi tazminat talep edilmişti.
İKİNCİ DAVA
Aynı mahkemede görülen diğer tazminat davasında da Erdoğan'ın avukatı Cemaloğlu, davanın kabulünü isterken, Kılıçdaroğlu'nun avukatı Çatak ise reddedilmesini istedi.
Yargıç Mustafa Çakmak, davanın reddine karar verdi.
Dava dilekçesinde, Kılıçdaroğlu'nun, 5 Ağustos 2010 tarihinde, Ankara'nın Etimesgut ilçesinde düzenlenen açık hava toplantısında yaptığı konuşmada, ''Şimdi Sayın Başbakan'ın işi gücü farklı biliyorsunuz. Ben 'fındık üreticisi' diyorum Başbakan 'fındık' diyor. Ben 'kayısı üreticisi' diyorum Başbakan 'kayısı' diyor. İşi, gücü, aklı, fikri yemekte. Ya arkadaş yiye yiye doymadın mı daha? Biliyorsunuz diyor ki Recep Bey ben yürütmenin başındayım. E yürüttüğünü biliyoruz'' şeklinde sözler söylediği aktarılmıştı.
Kılıçdaroğlu'nun, ''Erdoğan'ın şahsiyet haklarına saldırı kastıyla fevkalade ağır hakaretlerde bulunduğu'' iddia edilen dilekçede, yasal faiziyle birlikte 10 bin