Sanıklardan 3'üne 40'ar yıl hapis talebi
Mütalaada, Abdullah Uçmak'ın, Hakan Çalışkan ve Buket Çakıcı'ya karşı "tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüse azmettirme" suçundan, sanıklar Ersin Altun ve Yunus Ayık'ın ise "tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 26 yıldan 40'ar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
Mütalaanın ardından söyleyeceği olup olmadığı sorulan sanık Abdullah Uçmak, yargılandığı mahkemelerde yazdığı dilekçelerin hiçbirinin dikkate alınmadığını ileri sürerek, Buket Çakıcı'ya yönelik hakkındaki iddialar nedeniyle savunma yapmak için duruşmaya geldiğini söyledi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün, kendisini aşağılamak için elinden geleni yaptığını, şu anda da bir kadının vurulmasıyla ilgili yargılandığını belirten Uçmak, "Benim hiçbir zaman bir kadına veya çocuğa ateş etmeyeceğimi en iyi bilen o türkücüdür. Bir kadının vurulmasıyla ilgili savunma yapmak bile benim için aşağılayıcı bir şey. Bu olayla bir ilgim olmadığını defalarca söyledim. Arkamızda siyasetçi yok diye, güçlü avukatlarımız yok diye, paramız yok diye yeniden yargılama talebimiz kabul edilmiyor." ifadelerini kullandı.
"FETÖ'nün verdiği karar neden benim sırtımda?"
Sanık Uçmak, davasına bakan cumhuriyet savcısı, mahkeme başkanı ve üyeleri hakkında FETÖ iltisakı nedeniyle işlem yapıldığını dile getirerek, "Beni sürekli duruşma salonundan attırdılar, konuşturmadılar. 10 senedir yatıyorum, niye yattığımı bilmiyorum." dedi.
Mahkemenin ve medyanın Tatlıses'ten yana tavır sergilediğini öne süren Uçmak, "Biz sürekli anlattık ama her şeyi aleyhimize yazdılar. Ben bunu hak etmiyorum. FETÖ'nün verdiği karar neden benim sırtımda?" diye konuştu.
"VURULDUĞUNA ÇOK SEVİNDİM"
İbrahim Tatlıses ile 1990'lı yılların sonu 2000'li yılların başında husumetli olduğunu kaydeden Uçmak, bulunduğu bir ortamda Tatlıses'in yakınlarını gördüğü zaman, aralarındaki husumetten dolayı korkmamaları için o ortamı terk ettiğini söyledi. Uçmak, "Allah var onun (İbrahim Tatlıses) vurulduğuna çok sevindim." ifadesini kullandı.
Şikayetçiler Çalışkan ve Çakıcı'nın avukatı Ahmet Küçük sanığın savunmasının dedikodu mahiyetinde olduğunu belirterek, mütalaaya katıldığını, tüm sanıkların cezalandırılmasını istediklerini söyledi. Duruşma, diğer sanık avukatlarının esas hakkındaki savunmalarını hazırlamaları için ertelendi.