takvim.com.tr
Kaynak GAZETE

Şundan bundan bıktım

Şundan bundan bıktım dedikleriniz diye sordum. Evet bıkkınlar ne çokmuş meğer... Verilen cevaplar genelde aynı şeyleri söylüyor. Bakalım nelermiş? Kendimden ilk sırada, derslerden, bu pislik hayattan, özentilerden, sahte insanlardan, samimiyetsizlikten, yalanlardan, beni çekemeyenlerden, her sabah kalkıp aynı şeyleri yapmaktan, sorumluluklardan, çalışmaktan, annemle gereksiz yere kavga etmekten, monotonluktan, uykusuz kalmaktan, kızların anlamsız nazından, insanların boş konuşmalarından, yapacak bir şey bulamamaktan, insanları anlayamamaktan, yalnızlıktan, sevgisizlikten, mutsuzluktan, canımı sıkan sorulardan, eleştirilerden, trafikten, somurtkan insanlardan, sahte insanlardan, televizyondaki kadın programlarından, evde oturmaktan, bekar olmaktan, patronumdan bıktım. İnsanlara güvenmekten, aynı teranelerden, kocamdan, şişmanlıktan, ağlamaktan, yüzsüzlükten, gamsızlıktan, hayat şartlarından, işsizlikten, ekonomik krizden, kredi kartlarından, telefon mesajlarından, gerizekalılarla uğraşmaktan, tartışmaktan, erken kalkmaktan, kaşarlardan bıktım.

HANGİNİZ MEMNUN?

Sigara dumanından, sarhoş insanlardan, aşiftelerden, yalan ilişkilerden bıktım. Hastalıktan, ilaç içmekten, depresyondan bıktım. Hata yapıp ders almayanlardan, gidip gidip başa sarmaktan, anlaşılamamaktan bıktım. Daha nice bıkkınlık örnekleri var. Bunlar en çok tekrar edilenler.
Asıl değinmek istediğim bıkkınlık değil aslında. Aslında hepimizin bildiği... Hiç düşündünüz mü? İnsanların hangisi hayatından memnun? Hangimiz dünyaya bir daha gelse aynı şartlarda, koşullarda olmak ister. Hanginiz hayatınızdan memnunsunuz: Hanginiz "Bu hayatı ben yine yaşamak isterdim" diyebilir. Hepimizin sıkıntıları ve bıkkınlıkları var. Hepimizin "Keşke şu olsaydı, keşke şuyum olsaydı, keşke şurada olsaydım" dediği çok keşkeler var. Hepimizin istemesek de keşkeleri çok...

SADECE ŞÜKREDELİM

Uyumaktan ya da uyanmaktan, çalışmaktan ya da tembellikten, şişmanlıktan ya da zayıflıktan ve hatta güzel olmaktan bile yakınıyoruz. Ve "Keşke kadın olsaydım ya da erkek olsaydım" diyenlerimiz bile var. Ne enteresan değil mi hep içinde olduğumuz durumlardan şikayetçiyiz. Sen, o, biz, siz, onlar... Hepimiz gün içinde "keşke" diyebiliyoruz. İçinde bulunduğumuz durum ne olursa olsun önce şükretmeyi öğrenmeliyiz. Çünkü başımıza gerçekten kötü şeyler geldiği zaman şükrediyoruz. Acı çektiğimiz ya da yakın birini kaybettiğimiz zaman kendimizle barışıyoruz. O zaman keşkelerin yerini şürketmeye bırakıyoruz. O zaman "keşke" demeyelim. Sadece şükredelim.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.