İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ümit Özdağ'ın 'küfürleşme' iddiasına yanıt verdi

Irkçı söylemleri ve manipülatif paylaşımlarıyla gündeme gelen Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ son olarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilgili sosyal medya üzerinden paylaşımlarda bulundu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ümit Özdağ'a sert ifadelerle yanıt verdi. Soylu, "Bunlar dikkat ederseniz ABD'nin aparatıdır. Ben operasyon çocuğu derken kimin operasyon çocuğu olduğu apaçık ortadadır. Amerika'nın aparatıdır bunlar ve bu aparatlıklarına çok net bir şekilde devam etmektedirler. " ifadelerini kullandı.

Giriş Tarihi 15 Eylül 2022, 13:23 Güncelleme 15 Eylül 2022, 15:05
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ümit Özdağ’ın ’küfürleşme’ iddiasına yanıt verdi

İÇİNDEKİLER

Son dönemde ırkçı söylemleriyle gündeme gelen ve sığınmacılar üzerinden provokasyon yapan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu hedef alan açıklamalar yaptı.

ÜMİT ÖZDAĞ'DAN KÜFÜRLEŞTİK İDDİASI
Önce Twitter üzerinden bir paylaşım yapan Özdağ, Bakan Soylu ile telefonda küfürleştiklerini iddia ederek, "Süleyman Soylu biraz önce telefonda benim sana iftira attırma mesajı atmam üzerine senin başlattığın bir küfürleşme yaşadık. Karşıma çıkacağını söyledin. Hadi bakalım. Yeri ve zamanı sen belirle. En son ben belirlediğim zaman kaçmıştın. Hadi görelim yüreğini korkak iftiracı." dedi.

Daha sonra Sözcü'den Saygı Öztürk'e röportaj veren Özdağ iddialarını sürdürdü.

BAKAN SOYLU YANIT VERDİ: KAMU OYU ÖNÜNDE NE SÖYLEDİYSEM AYNISINI SÖYLEDİM
Van'da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Soylu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın açıklamalarına ilişkin soruya yanıt verdi.

Soylu "Televizyonlarda kamuoyuna söylediğim sözleri söyledim. Onun dışında başka bir söz söylemedim ve telefonu kapattım." dedi.

"Ziya Paşa'nın çok güzel bir terkibi bendi var. Ziya Paşa der ki, asude olam dersen eğer gelme cihana. Ardından Ziya Paşa bunu devam ettirir, der ki, meydana düşen kurtulamaz seng-i kazadan. Yani eğer başıma bir şey gelecek diye düşünürsen hiç cihana gelme eğer meydandaysan muhakkak ki kazalarla karşı karşıya kalırsın. Bizim işimiz budur. Birçok iftirayla yalanla ve birçok tacizle, tehditle karşı karşıya kalabiliriz. İkincisi, bizim ağzımıza küfür yakışmaz, doğru da değil. Biz sadece ülkemizi yönetmek için çaba sarf eden insanlar değiliz. Aynı zamanda bizden sonra gelecek nesillere de bir model olmak durumundayız. Üçüncüsü, velev ki böyle bir hata işlemiş olalım. Kişi ne kadar pespaye olursa olsun, ne kadar aşağı olursa olsun velev ki böyle bir hata işlemiş olalım, ben özür dilerim ama böyle bir şey söz konusu değil." yanıtını verdi.

Bakan Soylu'dan Özdağ'a bombalar! | VİDEO İZLE

İçişleri Bakanı Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şöyle bir durum. Belki size de geliyordur telefonlarınıza. İsimsiz, bilmediğim telefondan geçen hafta Mardin'de Mazi Dağı'na giderken arabada 6-7 arkadaşla birlikte, işte Valimiz, ilgili arkadaşlarımız, milletvekillerimiz var. Bir mesaj geldi. Mesajda tehdit var, taciz ve iftira var. Kim olduğunu da bilmiyorum. Telefon açtım, 'siz kimsiniz' dedim, kendini tanıttı. 'Bu mesajlar ayıp değil mi, yakışıyor mu?' Ondan sonra konuşma tonunu değiştirdi, değiştirince ben de daha önce televizyonlarda kamuoyuna söylediğim sözleri söyledim. Onun dışında başka bir söz söylemedim ve telefonu kapattım.

OPERASYON ÇOCUĞU AMERİKA'NIN APARATI
Tam Zipa Paşa'nın terkibi bendine gelmiş oldu. Asude olam dersen eğer gelme cihana. Meydana düşen kurtulamaz seng-i kazadan. Gündeme gelmek için yalan, iftira, dezenformasyon devam ediyor. Yine bozacı, şıracı birbirini bulmuş. Yani hem haberi yazan hem onu söylemeye çalışan hepsi birbirini bulmuşlar. Bunlar itibar edilmemesi gereken işlerdir. Şunu da söyleyeyim, şu yanağımıza vuracaklar bu yanağımızı çevireceğiz. Biz de ne söylenmesi gerekiyorsa ölçüler içinde onları söyleriz ve söylemeye de devam ederiz. Bunlar dikkat ederseniz ABD'nin aparatıdır. Ben operasyon çocuğu derken kimin operasyon çocuğu olduğu apaçık ortadadır. Amerika'nın aparatıdır bunlar ve bu aparatlıklarına çok net bir şekilde devam etmektedirler. Niçin meydana çıktıkları, hangi köşeyi tuttukları, hangi pozisyonu aldıkları ortadadır. Milletimizin bunlara itibar etmemesini istirham ederiz. Biz işimize bakacağız ama yanağımıza vurulduğu zaman öteki yanağımızı çevirmek de söz konusu değil tabi ki."