GURBETTEN sılaya yolculuktu bu. Dünyanın ve Türkiye'nin dört bir tarafından binlerce taraftar Trabzon'a akın etmişti. Bordo Mavi bayraklarla süslenen şehirde "şampiyonluk" şarkıları söyleniyor, horonlar tepiliyordu. Stadyum yine 'kapalı gişe'ydi! Bordo Mavili taraftarların koreografisi geçmişten geleceğe çok güzel mesajlar içeriyordu. "Kasketli Şampiyonlar" temasıyla Ahmet Suat Özyazıcı, Özkan Sümer ve Abdullah Avcı'nın doğu tribününden yükselen görselleri herkesi duygulandırdı. Günlerce çalışıp böylesi bir eseri futbolseverlere sunan herkese teşekkürler.
HAMSİK ARANDI
Beşiktaş'ın yeni teknik direktörü Valérien Ismaël'in 3-4-3 sistemiyle sahaya çıkacağından bahisle hafta boyunca hep bu dizilim tartışıldı.
Dün akşam gördük ki Ismaël oyuncularını bu dizilime karşı gayet iyi çalıştırmıştı. Hem orta sahadaki sert baskıyı, hem savunma hem de hücum organizasyonlarının genelini doğru yaptı, Trabzonspor'un da pas oyununu etkisiz kıldı, orta sahadaki üstünlüğünü genel anlamda korudu.
Özellikle ikinci ve üçüncü bölgede topu alan her Bordo Mavili oyuncuya ikili baskı uyguladılar, kanat organizasyonlarına müsaade etmediler ve Trabzonspor'un zayıf karnı sol taraftan sürekli denediler.
Kaldı ki kalesine gol de bu bölgeden geldi.
Hücum yediği anda savunmayı kalabalık tutan Beşiktaş'ın oluşturduğu kilidi açacak anahtar oyuncuyu çok aradı Trabzonspor.
O oyuncu maalesef yedek kulübesinde oturan Hamsik'ti!
Abdullah Avcı, ilk yarıda hem ikili sıkıştırmalardan kurtulamayan hem de yeterince defansif destek sağlayamayan Nwakaeme'yi oyundan alarak Djaniny'i bu kanada çekti, yerine de Cornelius'u koydu.
Trabzonspor, yeni hocasıyla yeni bir sistemle oynayan Beşiktaş'a karşı en büyük sorunu üretememekti.
Buna oyunun şeklini ve skorunu değiştirecek oyuncuların performans düşüklüğü de eklenince sahasında bir puana razı geldi.
