SELDA hanım köşenizin en sadık takipçisiyim.
Verdiğiniz nasihatlere imzamı atarım. Dün yayınladığınız mektuptaki kızcağıza içim acıdı. Kendisini teselli etmek isterim. Bak evladım; kocan yaşlı ve çirkin diye sakın boşama!
Çünkü 10 yıla varmıyor, bunların hepsi aynı oluyor.
Saç dökülüyor, göbekler çıkıyor. Huyu suyu ise evliliğin senesine varmıyor değişiyor. Romantizmi aradıysan bul. Temizlik parfüm hak getire… En önemlisi sohbet bitiyor. Ya da sadece "Yine mi makarna yiyoruz", "Eve para mı bıraktın" şeklinde devam ediyor. Çocuklar ise fakir babaya asla saygı duymuyorlar.
Yani geriye kalıyor, yoksulluk. Hele bizim gibi yaşlılıkta insanlara avuç açıyorsun ya en büyük utanç. Bak adam ailene de kol kanat germiş ne güzel.
Sana ve Selda hanım size de mutlu günler dilerim;
İmza; Sahra K.
İKİSİ DE OLSA
S.U.CEVAP; Sahra hanımcığım maalesef haklısınız.
Artık mutluluğun parayla ölçüldüğü dönemlere girdik. Ama gönül yine de kız evlatlarımız için özellikle, hem zengin hem iyi huylu hem yakışıklı damat adayları olsun istiyor.
