İclal Aydın'la pişti olduk.Nerede mi?
Ballıca Köyü'nde.
Yani Kemal Kılıçdaroğlu'nun doğduğu, Tunceli'nin Nazimiye ilçesine bağlı köyde.
Uzun yollar kat edip, oraya vardıktan bir saat kadar sonra bi de baktım uzaktan bir grup yaklaşıyor köy evine.
Herhalde vatandaş geldiğimi duydu merhabaya uğradılar dedim ama yaklaşınca gördüm ki İclal kardeş yanında Vatan ekibi ve mihmandarlarla iskele alabanda yapmak üzere.
Eh biraz bozuldum elbette. Ya şıpın işi geri döner, akşamdan haberi yetiştirir, elimizde patlatırlarsa diye hayıflandım.
Yine de iyi davrandım, ya ne yapacaktım gurbet elde, dağ başı köy ortasında.
Onlardan önce yola koyuldum ama lastik gümlemez mi. Hemen takım taklavat çıkardım ama o ne?
Bijon anahtarı diş sıyırıyor eyvah.
Tunceli civarına giden bilir. O kadar çok sinyal bozucu var ki, cep telefonları çekmez oralarda. Kaldım mı orta yerde telefonsuz, bijon anahtarsız. O zaman anladım, rekabet bazen hayırlara vesile olur. Çünkü az sonra gelen İclal'in aracındaki anahtar uydu benim tekerleğe. 15 dakikada işi halledip yollara düştük art arda.
Benim araba 4 çeker, onlarınki binek otomobil.
Zaten önde gittiğimden, arkaya fena toz bulutu atıyorum. Mesafeyi fazla bırakıyorlar, bu defa da ben endişeleniyorum, "Bir şey mi oldu çocuklara?" diye. Bekliyorum, geliyorlar, yeniden açıyorum arayı.
Sonunda Nazimiye'yi buluyoruz.
Onlar uçakla devam edecekler Elazığ'dan. Benim güzergâhım ise Erzincan-Sivas üzeri. Helalleşip ayrılıyoruz. İşe gelince, Sabah'ta ve Takvim'de çıkıyor önce benim haberim. İclal bir gün sonra ama pek beğendiğim bir güzellikte veriyor detayları. Bizi okuyanlar öğreniyorlar böylece, "Kemal Kılıçdaroğlu nereden koşmakta."
Bu arada yazımı kısa tuttum ki, bol fotoğrafla oraları göstereyim size acuk daha.
