Tarihi 10 Ocak 2021

Erken teşhis testi

İçinde bulunduğumuz pandemi döneminde gördük ki; Coronavirüs'e enfekte olma yatkınlığı, hastalık şiddeti ve alınması gereken önlemler bireyden bireye farklılık gösterebiliyor. Bazıları hastalığı hafif semptomlarla evde geçirirken, bazılarıysa o kadar şanslı olamıyor.
Uzmanlara göre, hastalığın normal veya ağır geçmesinde; cinsiyet, kan grubu, etnik köken, vücut kitle indeksi ve kronik hastalıklar gibi epigenetik faktörlerin yanı sıra; kişinin genetik yapısı son derece etkili.

Coronavirüs enfeksiyonuna yakalanma riskini ve yakalanma durumunda hastalığı geçirme şiddetini 'CovidRiskim' Testi ile öğrenmek mümkün. Testi tasarlayan uluslararası ekipte Harvard Üniversitesi Genetik Laboratuvarları çalışmalar yürütmüş 3 Türk Genetik mühendisi de yer alıyor. Londra Merkezli Genethica Biyoteknoloji tarafından hazırlanan test ile öncelikle genetik parmak izini yani DNA'yı analiz ediyor. Test analiz sonuçları spesifik olarak geliştirilmiş özel bir 'yapay zeka' programı ile yorumlanarak uzmanlarca değerlendiriliyor. Covid-19 hastalığı sürecinin erken teşhisini mümkün hale getiren ve tedavi yöntemlerinin gelişimine de katkı sağlayan testi online sipariş ediyorsunuz, kendi başınıza yapabiliyorsunuz. Test kitinde yer alan aparat yardımıyla tükürük örneğinizi alıyor ve telefona okutulan QR kodu ile açılan sayfaya barkod numarası ile kayıt yaptırıyorsunuz. Belirtilen adrese kurye yoluyla gönderilen test kitinde yer alan tükürük örneği analiz ediliyor ve detaylı bir sonuç raporu çıkarılıyor.
Bu süreçte daha neler öğrenip neler göreceğiz; merak içindeyim.

BU SÖZLER OLMADI…
Özdemir Erdoğan'a bir şey olmuş.
Şarkılarından çok söylemleri ile konuşulur oldu… Uzun zamandır düşünüyorum;
Yaradan'ın soracağı sualleri sormak, eleştirmek kullara mı kaldı diye?
Herkesin kendi özgür iradesi, düşünce özgürlüğü var. Buna saygım sonsuz. Ama biri için ağzından sözcükler dökülürken düşüneceksin.
Zeki Müren için bazı cümleler kurmuş Özdemir Erdoğan.
Zeki Müren vefat ettiğinde cenazesi Bursa'da kalktı. Çok net hatırlıyorum Bursa Ulu Camii.
Bakın ne İstanbul, ne Ankara… İstanbul ve Ankara kalabalık şehirler diye örnek verdim. Bir cenaze olunca cemaat toplanabilir.
Bursa'ya Türkiye'nin her yerinden akın akın insan gitti. Şehrin girişinde konvoylar sıralandı, insanlar yürümek zorunda kaldı.
Camiye gidemeyenler mezarlığa gitti.
Halen şarkıları kulağımızda… Yaşamı boyunca sürekli olarak Mehmetçik Vakfı'na bağışlarda bulunan, tüm mal varlığını da Mehmetçik Vakfı'na bağışlayan bir isme laf söylemek. Hele ki ölmüş birinin ardından birine laf söylemek…