Türkiye'de gelmiş-geçmiş tüm siyasi
partiler iki grup hâlinde ele alınabilir;
Oral'cılar-İcraat'çılar…
…
Yani;
Sadece ağız yoluyla vaatte bulunan
ama iktidara geldiğinde hiçbir vaadini
yerine getiremeyen beceriksizler ile…
Yaptıkları atılımlar, gerçekleştirdikleri
icraatlarla topluma büyük hizmetleri
dokunanlar…
…
Menderes, Özal, Erdoğan…
Bu dönemler 'icraat' dönemleridir…
Geri kalan tüm iktidarları 'oral'cılar
olarak nitelemek mümkündür…
…
Son on üç yılda yapılan seçimlerin
sonuçları, toplumun 'icraat'
ekiplerini tercih ettiğini ortaya
koyuyor…
İnsanın, 'nerdeee! o eski vaatler'
diyip katıla katıla gülesi geliyor!
…
Demirel ile Tansu hanım kol kola
çıkıp, kürsüden iki anahtar sallarlardı;
'Şıngır-Şıngır'…
Zeki olduğumuz için hemen anlardık;
Birinin 'Ev'…
Diğerinin 'Araba' için olduğunu!
Yurdum insanının için için içi giderdi!
…
Sonra, Sözen vardı…
İstanbul'a, Belediye Başkanı olmuştu!
Hatırlayın canııım,
"Kapınıza her sabah 'Süt'
koyacağım" diyordu hani…
Sizin kapınıza ne koydu bilmem ama
İSKİ'ye de Ergun Göknel'i Genel
Müdür ettiydi de yolsuzluk üzerinde
iken yakalandıydı!
Şimdi hatırladınız değil mi?
…
Cem Uzan mazotun litresini '1 lira'
yapacağını söyleyip kirli çamaşırları
ortaya dökülünce Fransa'ya kaçmıştı!
Demirel,
"onlar ne veriyorsa ben 'beş lira'
fazlasını vereceğim" diyip piyasayı
kızıştırmıştı!
Ecevit ile Bahçeli,
'bir de bizi deneyin' sloganıyla,
topluma önceden bilinmez bir limana
doğru yelken bile açtırmıştı!
…
Hepsini denedik...
Mutlu günlere, Türkiye'nin
yükseldiği-ilerlediği günlere
varacağımızın hayâli içerisinde,
her defasında sandığa koşarak gittik!
Hepsinde de, hem de aradan çok kısa
bir süre geçer geçmez yanıldığımızı,
aldatıldığımızı gördük…
…
Çünkü bunlar 'Oral'cılardı…
Ağız var-çene bol, ama tatbikata
gelince 'fos'lardı!
…
Örnek çok da yerimiz az…
Bu yüzden, son olarak yakın
geçmişten rakamlar verelim;
Bundan önceki son genel seçim olan
2011'de, CHP'nin bol keseden attığı
-sırf para dağıtmaya dönük- seçim
vaatlerinin toplamı '95 milyar' lirayı
bulmaktaydı…
2011 Yılı Türkiye Bütçesi de '312,5
milyar' lira idi!
…
Bu vaatler tutulacak olsa, geriye kalan
para da işçi-memur-emekli maaşlarına
gideceği için, elde-avuçta bir şey
kalmayacağı belliydi!
O takdirde ya vaatler tutulup eskiden
olduğu gibi yine kriz yaşanıp IMF'ye
avuç açılacak, ya da 'dün dündür,
bugün bugündür!' edebiyatı
gereği, vaatlerden tornistan edilecekti!
…
Sallarken bile dikkatli sallamak lâzım!
2011'de maaşlara "600'er lira" zam
yapacağını iddia eden yine aynı parti,
önümüzdeki seçim için bu kez de,
'bayramlarda ikramiye' moduna
geçmiş bulunuyor!
…
Ancak şurası da bir gerçektir ki,
son on üç yılda gerçekleştirilenler,
eskilerin vaat olarak bile akıllarına
sığmayacak büyük hizmetlerdir…
Kimin neyi başarıp başaramayacağını
toplum artık anlamıştır…
İş artık 'Real Madrid-Kelkitspor'
maçına dönmüştür!
Teknik Direktörler maç öncesi ne tip
açıklamalar yaparlarsa yapsınlar,
neticeyi tahmin zor değildir…