Sadece Türkler’in yaptığı sanılan ama aslında öyle olmayan şeyler

Bazı şeylere o kadar alıştık ki, sanki bizim bir alışkanlığımız gibi davranmaya başladık. Ama aslında gerçek böyle değil…
TESBİH SALLAMAK
Tesbih kültürü bizim ülkemizde Osmanlı'dan bu yana bulunmaktadır. Tesbih çeşitliliği açısından örnek kehribar tesbih, sıkma kehribar tesbih, oltu taşı tesbih gibi birçok çeşitimiz var.
Ancak bizden daha tutkulu tesbih hastası bir millet olarak Yunanlar göze çarpıyor. Cebinde tesbih olmayan kimse yok!
DUVARA HALI ASMAK
Anadolu adeti olarak bilinse de aslında Rusya'da bir çok evin duvarları halılar ile kaplı…
GECE TIRNAK KESMEMEK
Bizlerde uğursuzluk getirdiğine inanıldığı için gece tırnak kesilmez. Ancak aynı sebep ile Koreliler de kesmiyor!
TAHARET MUSLUĞU
Bu husus her zaman can sıksa da Finlandiya ve Japonya'ya gidiyorsunuz endişe etmeyin.
TAHTAYA VURMAK
Üç kere tahtaya vurmak...
Aynı sebeple yapılan bu 3 kere tahtaya vurma adeti İtalya, ABD, İran, Endonezya ve bir çok ülke de yaygındır.
ÇEKİRDEK YEMEK
Çekirdek çitlemek sadece bize özgü gibi gözükse de olay aslında böyle değil. Çinlilerde en az bizim kadar çekirdek müptelası… Bunun dışında İsrail ve Araplar da aynı durumda… Bir kere başlayınca bırakamayanlardan :))
ÇORAP ÜSTÜNE SANDALET
Ülkemize gelen turistler bu değişik tarzın bize ait olmadığını en belirgin şekilde gösteriyor.
Ancak bu işin öncüsü Alman ve Amerikalılarmış…
SİGARA YASAĞINI DELMEK
Bunun araştırmasını yaparken aklıma "Kurtlar Vadisi" dizisindeki adliye de sigara içmeyin denmesine karşın cezası neyse ödeyelim sahnesi geldi.Olumsuz tüm şeylerde öncü olan İtalya bu işte de bayrağı göğüslüyor.
PİLOTU ALKIŞLAMAK
Bu işte liste başında Ruslar geliyor. Ancak uçağı indirdikten sonra pilotu alkışlamak her milletten insanın yaptığı bir durum gibi gözüküyor.
MEMLEKET TOPRAĞINI ÖPMEK
Uzun veya kötü bir seyahatten sonra dönülen memleketin toprağını öpmek. Her birimiz ülkeye döneyim yeri öpeceğim demişizdir. Bu işin öncüsü de İsrail ve İsveç…
YERE TÜKÜRMEK
Bu iğrençlik bizim ülkemizde fazlaca mevcut olsa da listede başı İngiliz ve Finler çekiyor… www.tespihouse.com
​EVLİLİK VE SAKIZ
Çünkü sakız ne kadar faydalı ve eğlenceli olursa olsun gerekli değildir. Çiğnemesen de olur.
Sakız ilk zamanlar ağıza ferahlık verir hoş olur ama zamanla çürür ve tadı acılaşır.
Çürüyen sakız yapışkandır. Bulaştığı yerden temizlemek, ondan kurtulmak çok zor, bazen imkansızdır.
Sakızın ağızda bıraktığı tadı sadece çiğneyen bilir.
Tatlı mı yoksa acı mı olduğunu başka kimse bilemez. Onlar sadece senin sakız çiğnediğini bilirler o kadar.
Sakız çene kemiklerini güçlendirir.
Evlilik de öyle...
Sürekli tartışma ve bağrışma zamanla çiftlerin güçlü birer çene kemiğine sahip olmasını sağlar.
Sakız çiğnerken başka birşey yiyemezsin yoksa sakız bozulur...
Sakızın kağıdını açıp fikra veya falı okuduğunuzda çok eğlendirir gülersiniz.
Ama bu çok kısa sürer. Evllilikteki balayına benzer.
Çam sakızı ya da hakiki damla sakızları vardır. Kolay kolay çürümezler çiğnendiği sürece zevkverirler.
İşte bu da aşk evliliği denen olaydır.
Sakız; sigarayı bırakmak ve aburcubur yememek için tercih edilir.
Sakız çiğneme olayının gerçeklesmesi için ezmek ve çiğnemek gerekir. Evlilikte de kim dişliyse o ezer. Sakız tokluk hissi verir. Karnın aç olsa da kendini tok hissedersin.
​AlkışlıYorum
Eve zil zurna sarhoş gelip kendine gösterilen yer yatağının altına yorgan diye girip yatan, uyandığında da ''Dün gece üzerimde bir ağırlık vardı ki sormayın gitsin" diyen birini tanıyorum.