'Bir kadın susuyorsa gidin su verin' geyiğini aşıp geldim bu sefer. Kadının suskunluğunun hayra alamet olmadığının farkındasınızdır. Bir kadın susuyorsa üstünü örtün uyuyordur. Uyurken üşümesin.
Ya da gidip kulaklarınızı temizletin, tıkanmış olabilirler.
Önce fırsat bulmuşken konuşabildiğiniz kadar konuşmaktır yapılması gereken yegane şey. Muhtemelen dilediğinizce konuşma hakkına sahip olacağınız son andır bu.
Bu dakikaların keyfini çıkarın yoksa bu dakiklardan sonra olacağa ben karışmam.
Şaka bi yana, yanağına öpücük kondurulmalı.
İşe yaramazsa gün içerisinde başınızdan geçen bir olayı ya da başka bir olayı anlatın.
O da işe yaramazsa gıdıklayın.
İşe yaramaz ve üzerine sinirlenmişse yüzüne su fırlatın. Baktınız durum daha kötü sarılın ve "Seni çok seviyorum" deyiverin. Yine susuyorsa...
O zaman yapılması gereken en başta olması gerekendi "Ne hıyarlık yaptım yine?" diye sorunuz. O da mı halletmiyor o zaman meşhur kadın mağasında yüzde 70 indirim olduğunu söyleyin. Baktınız o da işe yaramıyor, yapılabilecek en mantıklı hareket ortamdan mümkün olduğu kadar sessizce uzaklaşmaktır.
Zira, bir kadının söyleyecek bir şeyi kalmadıysa ya da sorunlarını konuşarak halletme eşiğini geçtiyse bittiğinizin resmidir.
Hala mı duruyorsun kaçsana abi! Fırtına öncesi sessizliğidir o.
AlkışlıYorum
Arkadaşımla evlendiğimde almayı hayal ettiğim yuvarlak yatağın sergilendiği vitrinin önünde duruyoruz. Şöyle güzel, böyle güzel yorumlarını yaparken yanımıza yaklaşan iki yurdum delikanlısından biri cümleyi patlatıyor. "Alacan bu yatağı, toplayacan bizim grubu, kuracan sofrayı üzerine, yapacan çiğ köfteyi!" Ama benim bu ülkede yaşayan romantik bir erkekle evlenme hayallerim ne olacak?