Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 28 Kasım 2016

Pek çok şeyde ayrı düşsek de milletçe hemfikir olduğumuz 19 konu

Pek çok şey konusunda taraflarını çok çabuk gösteren ve her an tartışmaya açık bir milletiz. Bunun yanında az da olsa kutuplaşmadığımız konular da var. İşte çoğunluğumuzun hemfikir olduğu o 19 konu.
* Gündüz kuşağı televizyon programlarının saçma olması. Her ne hikmetse izlenme rekorları kıran programlar da bunlar.
* Yoğurdun Türk icadı olması. Tabii ki Türk icadı. Hikayelerimizde Nasreddin Hoca boşuna göle maya çalmadı.
* Taharet musluğunun süper bir icat olması. İnsan değerini yurtdışına çıkınca anlıyor.
* Sıcak günlerde içilen çayın vücut hararetini alması. Kişi başına düşen tüketilme oranıyla dünyanın en çok çay içen milleti olarak bir bildiğimiz vardır elbet.
* 7'den 77'ye herkesin büyük bir sevgi beslediği Barış Manço.
* Kırık olsa yerinde duramayacağımız bilgisi.
* Bordo berelilerin dünyanın en iyisi olması.
* Bütün gün evde olsan da kargocuların müşterilerini evde bulamaması. Diğer bahaneler ise "Adresi bulamadık.", "Aradık açmadınız (kısa çağrı atmıştır)."
* Limitsiz diye aldığımız internetin AKK ile sınırlandırılmasının saçma olduğu gerçeği.
* İş makinesi seyretme eyleminin artık milli spor olduğunun kabulü.
* Her sahnesini ezbere bilsek de filmlerini izlemekten bıkmadığımız ve esprileriyle bize hala kahkaha attıran Kemal Sunal'a beslediğimiz sevgi.
* Yaz mevsiminin kavuran sıcaklarında herkesin söylediği nakarat "Sıcak değil de nem çok nem..."
* Yalanlamalara rağmen Hugo'da kesinlikle bir çocuğun küfrettiği gerçeği.
* Ertem Eğilmez'in yönettiği 4 filmden oluşan Hababam Sınıfı serisinin izlenilmeye doyulamıyor oluşu.
* Resmi tatillerin olabildiğince çok olması gerektiği.
* Kadınların efendi adam yerine fırlama adamları tercih etmesi. Bu konuda dünya da aynı görüşte sanırım.
* Dünyanın en pahalı benzinini kullandığımız gerçeği. Bir tanesi daha yoldaymış sanırım. Hadi hayırlısı...
* Yerlisinin ve farklı şehirden gelenlerin çok dem vurduğu İstanbul'un trafik çilesi. Günün 3-4 saatini trafikte geçirmek fikrini bile düşünemiyorum.
* Deneyimlemesek de Adana'nın çok sıcak olduğunu bilmemiz hemfikir olduğumuz konuların başında geliyor. Yoksa adamlar durduk yere niye güneşe ateş etsin değil mi?
onedio.com

TESKERE
Teskere zamanı yaklaşmıştır. Aynı tertip askerlerden bazıları oturup karar alırlar.
Bir daha saf asker Mehmet'e ayak isleri yaptırmayacaklardır. Kararı Mehmet'e açıklarlar. Bu habere çok sevinen Mehmet yine de doğrulatmak için tek tek sorar :
-Sen Ali, ayakkabılarını bana boyattırmayacaksın değil mi?
-Evet.
-Sen Osman, benim sigaralarımdan otlanmayacaksın değil mi?
-Otlanmayacağım.
-Sen Hasan, çoraplarını bana yıkattırmayacaksın değil mi?
-Yıkattırmayacağım.
Herkesten gerekli yanıtı alınca Mehmet:
-İyi, bundan sonra ben de karavanaların içine işemeyeceğim.

AlkışlıYorum
Ramazanda cemaat toplanmış, teravihde. Ufaklığın teki de annesinin peşine takılmış gelmiş. Namaz kılınırken sessiz sessiz olanları izleyen çocuğun dudaklarından hayal gücünü ortaya koyan şu cümleler dökülüyor. ''Yatın kölelerim! Kalkın kölelerim! Yatın kölelerim! Kalkın kölelerim!'' Cemaat uzun süre secdeden kalkamadı tabi...