LÜTFİ ALBAYRAK

Her burcun erkeklerinin iyi ve kötü özelliklerini bir bir sıralıyoruz. Herkesin bir zamanı var, şimdi de sıra Terazi burcunda.
Gayet objektif davrandık, iyisiyle kötüsüyle hepsini şöyle bir sıraladık. Bakalım nasıl biriymiş bu Terazi burcu erkeği?
Eğri oturup doğru konuşmaya başlayalım: Bilinen en büyük özellikleri, tembel olmalarıdır. Mesela bir koltuğa çuval gibi oturup saatlerce kalkmayabilirler.
Bundan da garip bir zevk alırlar.
Aşırı dağınıktırlar ama asla pis değillerdir. Temizlik takıntıları had safhadadır ama dağınık olmak, temiz olmaya engel değildir onlar için. Hayatlarının en büyük çelişkisi de budur zaten.
Dış görünüşe aşırı derecede önem verirler. İki dirhem bir çekirdek olmadıkları zaman bunalıma girerler, dünyaları başlarına yıkılır.
Sanat işlerinden gayet iyi anlarlar.
Bunlardaki estetik algı mümkün olsa, çerçeveletip duvara asılacak kadar başarılıdır.
Analitik düşünebilme yetenekleri vardır.
Bir olaya birkaç açıdan bakabilirler ama canları isterse...
Adalet duygularının da maşallahı vardır.
Bir şeyle övünülecekse en çok bununla övünmeleri gerekir. Bu konuda oldukça iyiler çünkü...
Tuttuğunu kopartma konusunda hırsları çok fenadır. Bunu en iyi çalışma hayatında gösterirler. O konuda tembel değiller yani...
İlişki yaşamak konusunda sıkıntıları yoktur ama aşık olma problemleri vardır bunların. Çok zor aşık olurlar. Olunca da ideal sevgili olurlar.
Centilmendirler bir de. Detaylara dikkat ettikleri için bir kadının o anda neye ihtiyacı olduğunu şahin gözleriyle keser ve oracıkta harekete geçerler.
Fil gibi hafızaları vardır. Olan biten her şeyi kamera kaydı gibi hafızaya atarlar. O yüzden hiç umulmayan bir anda "Sen bana şöyle yapmıştın" derlerse şaşırmayın.
En ömür törpüsü özelliklerinden biri de kararsız olmalarıdır. Ortak bir şey yapmaya kalktığınız anda sizi sinir edecek kadar kararsız kalabilirler.
Sokak insanı değillerdir pek. Evde zaman geçirmeye bayılırlar. Terazi burcu erkeği bir hayvan olsaydı, yastığın üstünde uyuyan tombik bir kedi olurdu.
Terazi burcu erkeğinin tamamlayıcısı, Koç burcu kadınıdır. Birbirlerini bulurlarsa güzel bir tencere kapak olur o çiftten. onedio.com

​KONFERANS
Konferansçı, bir dinleyici kalabalığı karşısında şöyle diyordu:
-Hata ettiğini anlayınca, ısrardan vazgeçen adam akıllıdır. Fakat haklı olduğunu bildiği halde fikrinden cayan adam...
Konferansçı sözünü bitirmeden, dinleyenlerden orta yaşlı bir adam atıldı:
-'Koca'dır.

​BEBEK
Okulunu yeni bitiren bir öğretmen, tayin olduğu köye giderken bir yörük köyüne misafir olmuş. Konakladığı evin beyi, kendisine her türlü ikramda bulunmuş. Ağırlamış ve sohbetinden pek hoşnut kaldığı için ona demiş ki:
-Oğlum, ben seni çok beğendim. Sana bir armağan vermek istiyorum. Bir atım, bir tazım, bir de çok güzel bebeğim var. Hangisini istersen al, senin olsun.
-Atım var, bekarım bebeğe bakamam ama avı çok severim. Tazı işime yarar, onu almak isterim.
Yatma zamanı gelince yörük beyi tekrar konuşmuş:
-Gece yatıracak iki odam var. Yalnız birinde sandıklar duruyor, birinde de bebek yatıyor. Hangisini istersen yatağını oraya serelim.
Öğretmen, bebeğin gece uyanıp ağlayarak uykusunu kaçırmasından korktuğu için sandık odasında yatmak ister.
Sabah erkenden kalkan genç, kahvaltıdan sonra, yörük beyine veda etmiş, tazısını almış, atına binmek üzere avluya çıkmış.
Bir de bakmış, mükemmel güzellikte bir kız, kuyudan su çekiyor. Yanına yaklaşıp sormuş:
-Kız, senin adın ne?
-Bebek...

​AlkışlıYorum
Halam liseyi okuduğum şehirde yaşıyordu. Yatılı olarak okudum ama küçücük şehirde nedense (!) birbirimizi pek göremedik. Liseden mezun olup şehirden ayrılacağım zaman vedalaşmaya gittim.
Oldukça sevinmiş görünerek karşıladı ve "Ben de bu gece rüyamda seni gördüm" dedi. Veda cümlem ağır oldu: "Rüyanda da mı görmemezlikten geldin?"