Dr. İsmail AĞAR

DR. İSMAİL AĞAR

sorucevap@vimjo.com
Tarihi 14 Mart 2011

HAVALAR DENGESİZ, BEDENLER HUZURSUZ!

HAVA DEĞİŞİM SENDROMU

Özellikle son birkaç haftadır hava ısısında ani değişimler yaşıyoruz. Hava raporlarına göz attığınızda ısıdaki ani yükseliş ve düşüşleri görebilirsiniz. Bir gün önce sıkı sıkı giyinerek yola çıkıyor ertesi gün aynı kıyafetle kan ter içinde kalıyorsunuz. Çoğu yerde bahar dalları mevsimsiz açıyor. Tıpkı bahar dalları gibi vücutta ani ısı değişimleri karşısında şaşırıyor, uyum sağlamaya çalışıyor.

Ancak bu değişimler in vücudumuz üzerinde yarattığı olumsuz etkileri yabana atmamak gerekiyor. Belki de halihazırda sizde bu duruma bağlı şikayetlere sahip çoğunluk arasında olabilirsiniz. Özellikle soğuk havalarda oluşan hava akımları hassas insanlar üzerinde bir takım etkiler meydana getirmektedir. Hava akımının olduğu sırada hava soğuksa, Hava değim sendromuna yakalanma ihtimali daha fazla olabilmektedir.

Kronik hastalıkların hava değişimlerine bağlı olarak tetiklenmesi kişinin havadaki en ufak değişimleri dahi güçlü bir şekilde hissedip tepki vermesidir. Yani havadaki ısı ve hava akımlarına bağlı olarak oluşan ani değişimler belli bir şikayetiniz varsa bu durumu tetiklemektedir. Özellikle eklem hastalarının şu günlerde şikayetlerinin arttığını ağrılarla uyandığını gözlemleyebilirsiniz. Bunun yanında mevsim normallerinin dışında yaşadığımız ani hava değişimleri:

Aşırı sinirlilik, huzursuzluk, kaygı, agresivite, öfke, kaslarda gerginlik, bel-boyun tutulması, Baş ağrısı, baş dönmesi gibi şikayetleri beraberinde getirmekte, hava değişiminin bünyede yaptığı etkiyle romatizma, osteoartrit ve astım gibi solunum sisteminde meydana gelebilmektedir.

VÜCUT BİR ANTEN GİBİ HAVA DEĞİŞİMLERİNİ ALGILIYOR

Güneş ile birlikte havadaki elektrik yükü artar. Bu yük iyonlar aracılığıyla taşınır. Soluduğumuz hava, hem negatif, hem de pozitif elektrik yüklü moleküller içermektedir Negatif iyonlar pozitif iyonlara karşın daha hareketli ve aktif haldedir. Doğada negatif ve pozitif iyonlar güneş ışığı, yıldırım, okyanustaki ve şelalelerdeki dalgalar gibi süreçler ile oluşturulur.

NEDEN TATİLDE BİR YERLERE GİTMEK RAHATLATIR

Yapılan araştırmalar, negatif iyonlu havayı zenginleştirmenin kendimizi daha iyi hissettireceğini, solunumun rahatlatacağını ve ağrı kesici etkisi olduğunu ortaya koymaktadır. Öte yandan havada pozitif iyonların artması, kendimizi yorgun hissetmemize, baş dönmesine ve solunum zorluğuna neden olmaktadır. Bu nedenle deniz kenarında, yeşillikler arasında doğada kendimizi daha rahatlamış, sağlıklı ve zinde hissederiz.Tatil dönüşlerinde şehirden uzaklaşıp doğayla iç içe olanların rahatlayarak işlerinin başına dönmesi bu nedenledir.

BİR NEFES ARTIK SIHAT OLMAKTAN ÇIKTI

Şehir yaşamına mahkum kalanların soluduğu hava giderek bozuldu bunun sorumlusuysa pozitif yüklü iyonların artması. Herhangi bir yerdeki oksijenin negatif iyon yoğunluğunun arttırılması, solunan havanın kalitesini doğrudan arttırdığı yine yapılan araştırma sonuçları göstermektedir.

Negatif iyonların artması halinde Bakteri, virüs, Mantar, Polen, kene, sigara dumanı, karbon monoksit, kurşun, asbest gibi sağlığın tehditkarları elemine edilmiş olur. Negatif iyonların yarattığı mucizeleri şöyle özetleyebiliriz.

Stres, depresyon, zihinsel yorgunluk, uykusuzluk, kas yorgunluğu, migren, erken cilt kırışması, cilt bozuklukları, tansiyon, romatizmal ağrılar, çağımızın hastalığı kabul edilen, özellikle çocukları vuran astım ve alerjiler, nefes darlığı, mikrobik enfeksiyonlar gibi pek çok rahatsızlığı sürekli kullanımda tedavi ediyor. Bununla birlikte:

Astım ve solunum hastalıklarının tedavi imkanı artar
Virüsler azalır
Doğal anti-depresan etkiye sahiptir ve depresyonu ve yorgunluğu ortadan kaldırır.
Fiziksel güç, dayanıklılık ve motivasyon artar
Bağışıklık sistemi güçlenir.
Dünyada bilim adamları bu konu üzerinde çok uzun yıllardır çalışmakta ve yayınladıkları bilimsel çalışma sonuçlarında bu etkileri kanıtlamaktadırlar.

Mevsim geçişlerinde bedeninizi zinde tutacak öneriler!