Eskiden ayıp olan şeylerin şimdi ayıp sayılmadığı bir dünya yaratılmıştır.
Hayatın her emrine uyarız ama ekmeğin derdine düşen serçelerin magazindeki şehvetli akbabalardan bin kere değerli olduğunu haykırmaktan gurur duyarız.
***
İyilerin ezildiği şehirdir İstanbul.Garibanın yolu mezara çıkar, kiralık aşk ilanlarında iplikler pazara çıkar Cinayet romanlarında katil sonradan ortaya çıkar ama kana karışmış gerçeklerde bütün deliller ortada durur.
Sosyal terbiyenin değerli olduğu yıllarda artistler çocukların melekleri sayılırken, biliriz ki Yeşilçam filmlerindeki karakter oyuncuları bile 40 yılda bir çıkar.
***
Müzik kanallarında piyasaya her gün yeni birileri çıkar. Yetenekli ve kaliteli olana sesimiz çıkmaz ama şehvetin küreklerini çekenlerin sepetlerinden yılanlar çıkar.Onların kiri bile para ederken, bizim dilimizde hala eski şarkılar!
Nesrin Sipahi, Zeki Müren, Müzeyyen Senar gibilerinin isimlerini hatırlatırken, sandıktan sihirli kartpostallar çıkar.
***
İnsanı insan yapan değerlerin hükmü kalmamış emeğe saygı toz olmuştur.Magazin ünlülerine, sosyal medya fenomenlerine ömürlük kariyer veren hayat, üniversite mezunu genç kızların aldığı eğitimle ördüğü hayata yer bulamaz.
O onurlu genç kızlar alçılı ayaklarla her gün merdiven çıkar. Gün gelir hayatın gerçekleri; başkalarına saplanan oklara ses çıkarmayıp yaylar kendilerine gerildiğinde haykıranların da önüne çıkar.
***
Varlık içinde yaşarken bile insanların ekmeğine göz dikenlerle, yokluk içindeyken bile sesi çıkmayanlar arasında fark vardır.Taş yürekli zalimlik de insanlık da böyle zamanlarda ortaya çıkar. Görüş alanından insanlığı ve vicdanı çıkarıp kötülüğe tempo tutan yeni modanın elbet vardır bir bildiği.
Konu kirli para, kolay şöhret ve şehvet olunca can çıkar huy çıkmaz!
***
Bakmayın eski modanın aşağılanmasına ve hor görülmesine, rüyasında bile "Dolar ve Euro" gören yeni modanın her tarafından bir bit yeniği çıkar.
MUTLULUK TAKVİMİ
Canımın yarısıydın
Alnımın yazısıydın
Gidişine ağlamıştım
Dönüşüne sevinmedim
Aşk zamanla değişiyor
Ateş söndü kül üşüyor
Bir zamanlar göğsümde
Saplayıp unuttuğu
Hançeri o taşıyor
Biz yalan dünyanın
Yanan kulları
Bir of çeksek dağlar
Yerinde durur
Böyle sevdik diye
Hor görmesinler
Aşkın cennetinde
Yanmaktır gurur
Hakkı YALÇIN
Cam bardak çaya 50 lira alan kafeler hala tıklım tıklımsa kimse sızlanmasın!
Bedava!
Ekranlardaki yemek programlarında beleş yemeklerin tadına bakanların hangisi satılan besinlerin sağlığına dikkat çekiyor?
Hiçbiri!
Hangisi fiyatları sorguluyor?
Hiçbiri!
Sütü bozuk tüccarlara dil uzatmak onların beleş yemeklerine mal olabilir.
O yüzden onların amacı insan sağlığı değil sadece tüketmektir.
Donatılmış masalarda nasıl yediklerini gördükten sonra, o masaya çocukların ömrünü koyun onları bile şapır şupur götürürler. Bedava olsun soslanmış taş bile yerler.
Onların kalbi midelerinde atar!