GENÇ bir adam çıkıyor şirket kuruyor. Dijital para borsasının önemli oyuncusu oluyor.
Başladığı işi bitiremez duruma geliyor kaçıyor.
Ortalık karışıyor.
Giden paranın miktarı belli olmasa da hatırı sayılır bir tutar buharlaşıyor...
SUÇLU İKTİDAR.
2019'da iki çocuk cinsel istismara maruz kalıyor. Antalya'nın Elmalı ilçesinde görülen davada sanıkların tutuksuz yargılanıyor olmaları, tansiyonu fırlattı. Biz de manşet yaptık. Verilen bir karar, susmayan ve kararı eleştiren milyonlarca insan.
Hükümet bunun üzerine devreye girdi. "Sanıkların en ağır cezayı almasını" istedi. Hakimler ve Savcılar Kurulu hukuki süreçle ilgili soruşturma başlattı.
SUÇLU İKTİDAR.
Marmaray'ı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, İzmir otoyolunu, Avrasya Tüneli'ni, İstanbul Havalimanı'nı, Osman Gazi Köprüsü'nü yapacaksın. Fakat kimseye yaranamayacaksın.
Devamlı eleştirileceksin.
Hiç memnun edemeyeceksin. Haliyle cevap vererek zaman kaybedeceksin. SUÇLU İKTİDAR...
İpek Yolu ve yeni dünya düzeni arayışı sürerken, DEVLER LİGİ'NDE kavga bütün hızıyla devam ederken Türkiye yollarını köprülerini tek tek yaptı.
Ardından da KANAL İSTANBUL'u gündeme getirdi. Geçtiğimiz gün de düğmeye basıldı.
Bir KANAL'dan çok KÜRESEL BİR HAMLE olan KANAL İSTANBUL'dan da birileri rahatsızdı. YENİ TAKSİM'E, YENİ HAVALİMANINA, YENİ KÖPRÜLERE, OTOYOLLARA olduğu gibi buna da kesinlikle "HAYIR" deniyordu. Alışmışlardı.
İşin kolayı vardı! SUÇLU İKTİDAR...
Başkan Erdoğan'ın başında olduğu hükümetin ya da partisinin hataları yok muydu? Olmaz mı! Ebette hatalar da yapıldı. Konu zaten birilerinin ölesiye eleştirmesi, birilerinin de samimiyetten kopuk devamlı alkış tutması...
Bu siyasi partilerde olduğu gibi bizim medyada da vardı. HATASIZ KUL VAR MIYDI Kİ HÜKÜMET HATASIZ OLSUN...
Ancak biz hata değil SUÇLU arıyorduk.
Muhalefet bir KREŞ AÇILIŞINA bile tam kadro katılıp nasıl mangalda kül bırakmıyorsa, hükümetin yaptığı bu eserlere de saygı duymalıydı. Son tahlilde hepimiz faniyiz. Bugün varız yarın yokuz. Ancak bunlar ülkenin değerleri... Hepimizin, çocuklarımızın... Nasıl rahmetli Demirel de Özal da eserleriyle anılıyorsa, ileride bu dönem de en çok bunlarla konuşulacaktı... CARİ AÇIĞI bulunan, üretim kapasitesi belli olan, üniversitelerinin kalitesi tartışılan, dünya ölçeğinde şirketi bulunmayan, bilimsel çalışmalarda küçük bir pay alan, enerjiyle buluşmada sıkıntı yaşayan bir ülkeyiz. Gerçeğimiz bu!
Zenginliğimiz farklılığımız ve topraklarımız...
Bunu bilen DEVLET AKLIYLA 1800'lerden bu yana gelen rüzgarla gidiyoruz. Başkan Erdoğan bunu daha da ileriye götürdü mü? Elbette götürdü... Kesinlikle götürdü. KAPATMA DAVASI, DİNLEME DAVASI, e-MUHTIRA, OSLO HAMLESİ, 17-25 ARALIK OPERSAYONLARI, GEZİ DAVASI,
15 TEMMUZ KALKIŞMASI... Daha pek çok dava... Pek çok saldırı... Bütün bu türbülanslara rağmen ülke ileriye gitti... Herkese rağmen her şeye rağmen.
Bu dönemi hep birlikte yaşadık. Ben farklı olarak içeride yaşanan bütün sorunlara DIŞARISINI İŞARET EDEREK YAKLAŞTIM... Dün de bugün de yarın da böyle olacaktı... Zaten yaşanılan her kırılmada insan izlerini sürdüğünüzde bile DIŞARIDAKİ güçleri buluyordunuz! ZOR DA DEĞİLDİ SIR DA DEĞİLDİ! YAPAY ZEKA ile yeni bir çağın eşiğindeyiz. Ne yazık ki bunları konuşmak yerine "KANAL İSTANBUL'A GİREN KİMSEYE TEK
KURUŞ ÖDEMEYİZ" tehdidi yapılmaktaydı...
Bırakın yapay zekayı, normal bir zeka bile işimize yarayacaktı... Mesela ben şu sorunun cevabını çok merak ediyorum... Erdoğan "Yoruldum bunaldım emekli oluyorum. Torunlarıma zaman ayıracağım" dese muhalefet ne yapacaktı?
İçlerinden biri öne çıkıp "BEN EN TEPEDE OLACAĞIM" der miydi?
Bu sorumluluğu kim alırdı?
Hangisi taşıyabilirdi? Bence hiçbiri... Neden? SUÇLU İKTİDAR!
