Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM Grubu konuşmasında, önemli olaylara parmak bastı. Özellikle, "Basın üzerinden siyaseti ve AK Parti'yi dizayn etmeyi kimse düşünmesin. Tuzaklara düşmemizi bekleyenler var. Onlar nifakla beslenirler, gıdalanırlar. Onlar için dava yoktur, emanet yoktur, nasip yoktur. Onların gözünde siyaset, menfaatçilik, çatışmadır" sözleriyle, çok doğru tespitlerde bulundu.
Başbakan Davutoğlu, perde gerisini, kurgulanan derin planları ve oyunları çok iyi okuyordu, isim vermiyordu ama başta Doğan Medya-Cumhuriyet-FETÖ'nün sürdürdükleri dizayn çalışmalarına dikkat çekiyordu. Derin siyasi hamlelerin arka planını iyi anlamak için, bazı sorular eşliğinde 'durum değerlendirmesi' yapalım:
1) Doğan Medya'nın CNNTÜRK TV'sine Deniz Baykal neden çıktı? Baykal'ın geri döndürülmesi planları nedir?
2) Meral Akşener'i kimler sahneye sürdü? Neden sürdü?
3) Alternatif 23 Nisan kutlamasını Hilton'da Cumhuriyet'e kimler düzenletti? Amaçları neydi? Hiltoncularla ne mesaj verildi?
4) Hilton'da, MHP'li Sinan Oğan ile PKK-HDP'li Figen Yüksekdağ'ı kimler, neden aynı kadraj içine soktu?
DOĞAN MEDYA-DENİZ BAYKAL: Hürriyet'in perde gerisindeki yönetmeni Ertuğrul Özkök, Pazar günü, Deniz Baykal'la sohbet etti. Çarşamba yazısında, Baykal'ı geri döndürme taktik yazısını kaleme aldı, aynı akşam Doğan Medya'nın CNNTÜRK TV'sinde Deniz Baykal, eski bildik haliyle, hırçın, sert muhalif dozlu mesajlarla karşımızdaydı. Baykal, laiklik, Ergenekon, FETÖ konusunda öyle açıklamalar yaptı ki, muhalefet liderliğine yeniden oynama, Kemal Kılıçdaroğlu'nu devirme hazırlıkları içindeydi.
27 NİSAN- CNN TÜRK TV: Ne tesadüf. Doğan Medya'nın TV'si Deniz Baykal'ı 27 Nisan akşamı yayına çıkardı. Kendilerine göre mesaj veriyorlardı. Laiklik üzerinde konuşmaya başlayan eski Baykal aniden karşımızdaydı.
27 Nisan e-muhtıra sonrasında yaptığı, hırçın konuşmayı unutmamıştık. İttihat- Terakki'nin genlerini taşıyan CHP zihniyeti kendini gösteriyordu... O dönemde CHP Genel Başkanı olan Deniz Baykal "Bu tablonun değişeceğini meydanlar gösterdi.
Müdahaleye uğrayan yönetimlere halk sahip çıkmadı. Halkımız devlet organlarıyla çatışanlara sahip çıkmaz. Bu ortamda mağduriyet yok dayatma var. Anayasa Mahkemesi 367 kararını onaylamazsa ülke çatışmaya gider" demişti. Yoldaşlar da o günlerde sıraya girmişti: TÜSİAD Başkanı Aydın Doğan'ın kızı Arzuhan Doğan Yalçındağ: "AKP toplumda git gide artan ve TÜSİAD'ın da paylaştığı laik rejimi koruma kaygısını yeterince dikkate almıyor.
Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasıyla yaratılan fiili durum demokratik teamüllere uygun değil. Laikliği ve demokrasiyi korumak için bir an önce genel seçimlere gidilmeli."
Ertuğrul Özkök: (Hürriyet): "Demokrasi kaygısıyla, sadece askeri eleştirmek, ne adil, ne yararlı, ne de sonuç verici bir girişim olacaktır. Çünkü o bildiride savunulan görüşler, toplumun önemli bir bölümü tarafından paylaşılmaktadır." Baykal, Genel Başkanlık'tan düşürmelerine karşın FETÖ hakkında nedense hala şüpheli.
Ortaya çıkan onca belge ve bilgiye rağmen FETÖ'YE tavır koymuyor. Açık olmuyor. Suçlamaktan kaçıyor. Çok düşündürücü.
Daha ne olsun Sayın Baykal? FETÖ seni yıktı. Katil belli. Hala, katili başla yerlerde arıyorsun. MHP'yi dizayn etmeye çalışan oligarkların yönlendirdiği FETÖ ve Aydın Doğan-Cumhuriyet- CHP-HDP bloğu ümitle çalışıyor. Yeni Türkiye'nin lideri Tayyip Erdoğan'ı kuşatacakları hayaline kapılıyorlar. Üst Akıl'ın Büyük Türkiye hamlelerini durdurmaya yönelik projelerini tatbik ediyorlar. Geliyorlar, aziz milletimizin, birlik -beraberlik, istikrarlı Türkiye duvarlarına çarpıyorlar. Ama, pes etmiyorlar.
SONUÇ: Üst Akıl ve Oligarklar'ın hayali MHP'yi ele geçirmek, CHP-HDP bloğuna sokmak, Meral Akşener'i Genel Başkan yapmak. Belli ki, Doğan Medya, Kemal Kılıçdaroğlu'nu getirdi, götürecek. Deniz Baykal'a güveniyor. Baykal hele bir devirsin, çok sürprizler olabilir... Turbun büyüğü, İstanbul Boğaz kıyılarında ve Beykoz Konakları'nda........