Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Bir şeyler oluyor…

Eklenme Tarihi 29 Ocak 2025

HABERİ
SESLİ DİNLE

00:00 00:00
Tüm Sesli Haberler

Siyasette kendisine yer oluşturabilmek için bulabildiği her fırsatı kanırtarak değerlendiren ve bu uğurda çeşitli yalanlar üretmekte de epey mahir olan Ümit Özdağ, -nihayet- tutuklandı. Bunu, dizi sektöründeki oyuncularla ilgili rekabet kurallarını ciddi şekilde ihlal ettiği söylenen Ayşe Barım'ın tutuklanması izledi. Bu, bir şeyler olduğuna delalet ediyor…

Antalya'daki bir konuşmasında Cumhurbaşkanı'na hakaret ettiği iddiası ile gözaltına alınan Özdağ'ın, 'halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek'; rekabeti ihlal sebebiyle gözaltına alınan Barım'ın ise Gezi Olayları'nın tertiplenmesi sebebiyle, "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme" iddiası ile tutuklanması, dikkat çekici.

Hukuki sınırları sürekli olarak zorlayan ve çoğu zaman bir siyasi partinin genel başkanı olma ayrıcalığına sığınan Ümit Özdağ, son dönemlerde sıklıkla 'iç savaş' vurgusu yapan sözleri ile ön plana çıkmaya çalışıyordu. Belli ki hukuk açısından bıçak kemiğe dayanmış…

Dizi oyuncuları arasındaki rekabeti yok etmek ve benzeri firmalar ile kartel oluşturarak sistemi tümüyle kontrole çalışmak, Ayşe Barım denildiğinde herkesin ittifak ettiği bir husus. Ancak, dizi sektöründeki isimleri istediği gibi yönlendiren bu ismin, kontrol edebildiği sanatçılara istediklerini yaptırabildiği ve böylelikle Gezi Olayları ve benzeri girişimlere destek olarak, 'hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etmek' gibi daha değişik fonksiyonlar üstlendiği anlaşılıyor.

Ülkemizin ihracat kalemleri arasında hatırı sayılır bir yer edinmeleri sebebiyle bir yandan övünç vesilesi olan diziler, toplumsal değerlerimizi aşındırmaktaki rolleri açısından sıkıntı verici bir konu. Sahibi olduğu menejerlik firması üzerinden oyuncuları yönlendirmesi, işin masum yanlarından olan Ayşe Barım'ın, dizilerin konularına müdahale etmek suretiyle özellikle LGBT ve benzeri sapık ilişkilere yer veren dizileri teşvik ettiği, bu konuları işlemeyenleri engellediği iddiaları, konunun önemli yanı.

Aile Yılı Tanıtım Programı'nda: 'Dijital platformlardaki pek çok içerik, kültür erozyonu ve kimlik aşınması gibi telafisi zor süreçlere sebep oluyor' tespitinde bulunan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'bilinçli, kasıtlı ve ısrarlı bir şekilde servis edilen bu içerikler, başta cinsiyetsizleştirme politikaları olmak üzere LGBT ve diğer gayr-i fitri akımların da alan kazanmasına yol açıyor… Kim ne derse desin. Bu konuda Türkiye'nin tavrı bellidir. Bundan geri adım asla söz konusu olmayacaktır' sözleri hatırlandığında, bu tür mihraklarla ilgili bazı mekanizmaların çalışmaya başladığı, söylenebilir…

Dış mihraklarla al takke ve külah çalışanların hoşlarına gitmese de hakikaten güzel şeyler oluyor ve bunlar, minareyi çalmadan önce kılıfını iyi hazırladıklarını zannedenlerin eskisi gibi rahat olamayacaklarının müjdecisi…