Fatih Sondaj gemisinin, Amasra -1 kuyusundaki 135 milyar metreküplük yeni doğal gaz keşfi ile Karadeniz'deki doğal gaz 540 milyar metreküpe ulaştı…
Daha önceki 405 milyar metreküplük keşfi itibarsızlaştırmaya çalışanların 135 milyarlık yeni keşifle moralleri iyice bozulmuş olmalı. Yeni keşifler de yolda olduğu için yakında moralleri daha da bozulacak belli ki.
Bulunan doğal gazın mutfağa faydası olmayacağını söyleyebilecek kadar cahil -ya da kötü niyetli- olanlar, bir vakıa. Bunlar, ülkemizin yaptığı ihracatın milletimize katkısı olmadığını söyleyebilecek kadar da zeka yoksunu üstelik.
Doğal gaz meselesinin en dikkat çekici taraflarından birisi, Türkiye'nin gaz arama, bulma ve çıkarma işini devlet eliyle yapması…
Enerji arama, genellikle küresel enerji şirketleri aracılığıyla yapılır. Bunlar, bulunan enerjiye en az yarı yarıya ortak olurlar. Türkiye de önceleri öyle yapıyor, ancak petrol ya da gaz arayan şirketler, bir türlü bulamıyorlardı. 'Arıyorlar mıydı yoksa arıyor gibi mi yapıyorlardı?' sorusunun cevabı da hala net değil...
Enerji arama işini küresel firmalara yaptırmayışımız, ülkemize yönelik dış husumetin sebeplerinden. Kendimiz arayınca bizi kontrol edemiyor bu şirketler. Ve tabii arayınca da buluyoruz. Dışarıdan husumet duyanları anlamak mümkün olsa da, içerideki uzantılarının onlar gibi davranması kötü.
AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan husumeti ile gözleri kararanlar, yeni keşiften duydukları rahatsızlık sebebiyle susuyor ya da saçmalıyorlar. Enerji açığımızı kapatacak adımların ne demek olduğunu, çocuklar bile biliyor oysa.
Kendi ihtiyacımızı karşılayabilecek rezervlere ulaşmamız, enerji kaynaklı cari açığımızın sıfırlanması ve bu da ülkemizin ekonomik sahada ciddi şekilde rahatlaması demek.
Milletimizi sevindiren her gelişme gibi, doğal gaz keşiflerine de sevinemeyenler, iktidar için çırpınıyor. Allah (cc) korusun, ama ülke lehine her şeye karşı çıkanların iktidar olması halinde Türkiye'nin ne hale geleceği sorusu, çok önemli.
Doğal gaz keşiflerine canları sıkılanlar iktidar olursa, mesela enerji aramaya devam ederler mi sorusunun cevabının 'hayır' olduğu malum. Benzeri binlerce sorunun da keza…
Ufak tefek problemleri bir kenara bırakıp, milletimizi sevindiren her şeye üzülenlerin iktidara bulaşmalarına mani olmaya odaklanmamız gerek…
Aksi, Türkiye'nin yürüyüşünün durması demektir çünkü...