Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 15 Kasım 2019

13 milyon yürek!..

Milletimizin sahiplenmesiyle bir günde 11 milyon fidan dikilmesi ve bunun ay sonuna kadar 13-14 milyona tamamlanacak olması, muhteşem bir şey.

11. Ayın 11'i, saat 11.11'de Türkiye'nin 81 ilinde 2 bin 23 yerde başlanan 11 milyon fidan dikiminin üç saatte tamamlanması, birilerinin canını sıktı. Hem de fena halde...

Hedefine ulaşmasının kesinlikle mümkün olmadığını düşündükleri kampanyanın büyük bir başarı ile neticelenmesi yüzünden morali bozulanlara, 11 Kasım'ın Milli Ağaçlandırma Günü olarak ilan edilmesi de, tabir caizse kapak oldu.

"Geleceğe Nefes Ol" isimli kampanyanın duyurusu yapılır yapılmaz karşı çıkıp, 'Kasım'da fidan mı dikilir, bu iş Mart'ta yapılır. Dikilenlerin çoğu kuruyacak' benzeri sözlerle can sıkıntılarını ifade edenlerin çevreci geçinenlerden oluşması, işin en garip taraflarından birisiydi.

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın böyle bir hata yapmayacağı bilinse de, 'Kasım'da fidan mı dikilir' açıklamaları sebebiyle kafası karışanlar da olmuştur mutlaka. Bu sözleri sarf edenlerin gayeleri de bu idi zaten.

Ancak, Orman Genel Müdürlüğü tarafından net bir şekilde yapılan, 'Kasım, fidan dikimi için en uygun aydır' açıklaması ile bu iddialar yalanlandı.

Bakanlığın, 'acaba bir günde 3 milyon fidan dikebilir miyiz' düşüncesiyle başlattığı kampanyanın, Cumhurbaşkanımızın desteğiyle kısa sürede 13 milyon kişiye ulaşması, çevreci geçinenlerin sıkıntılarının asıl sebebiydi.

13 milyon fidan, 13 milyon yürek demek çünkü…

'Geleceğe Nefes Ol Kampanyası'nın en önemli tarafı, devlet millet işbirliği ile gerçekleştirilmesi ve katılanların çoğunun fidan dikiminde bizzat bulunmasıydı şüphesiz. Yöneticilerimizin insanımızla ne kadar iç içe olduklarını gösteren bu tablonun, müzmin muhaliflerin canlarını sıkması da normal.

YERLİ VE MİLLİ OLAN SEVİNİR…
Ormancılıkla alakalı titrleri de olan bazı isimlerin, sanki kendilerine sorulmuş gibi 'kampanyayı onaylamıyoruz' demeleri de, bazı saçma iddialarla karalamaya çalışmaları da, muhalif olmalarından.

Toplamda 13 milyon fidanın dikilmesinden mutluluk duymak yerine, yapılanı itibarsızlaştırmaya çalışanlar, orman alanlarında maden aramaları ve enerji tesisleri için verilen izinleri tekrar dillerine doladılar.

Kaz Dağları olarak yutturmaya çalıştıkları Çanakkale Kirazlı maden sahası ile ilgili iddiaları da, onlardan beklenebileceği gibi yeniden gündeme taşıdılar.

Bütün bu iddiaları tekrarlarken de, orman sahalarında verilen izinlerin süreli oluşu ve rehabilite mecburiyeti gibi konulara ise hiç girmediler.

Türkiye'nin kesinlikle maden aramaları yapmaması ve enerji üretebilmek için girişimlerde bulunmaması gerektiğine inanan ve bunu savunabilen birilerinin olması, çeşitlilik açısından da iyidir belki.

Gelişmeleri izleyen bu çevrelerin, 1999'da 2,8 milyon hektar olan orman alanını 22,6 milyon hektara çıkartan Türkiye gerçeğini ve Cumhurbaşkanımızın önderliğinde 57 yılda yapılan ağaçlandırmanın 1,5 katının 16 yılda yapıldığını bilmezden gelmeleri, düşündürücü.

Altının ağaçtan toplandığını ve enerjinin de havadan geldiğini zannedebilecek kadar saf(!) geçinen bu kişilerin, farkında değilmiş gibi yapsalar da, dış mihraklarla işbirliği yaptıkları çok açık.

Kirazlı'yı Kaz Dağları diye yutturmaya çalışıp, o dağları talan edenler anlaşılınca susan ve PKK'nın 'yangınları biz çıkardık' açıklaması ile de orman yangınlarına ilgilerini kaybedenlerin, Fidan kampanyasına sevinmeleri beklenmezdi zaten…

13 milyon fidanın topraklarımızla buluşması, sadece Yerli ve Milli olanları sevindirir çünkü!..