Projeyi uygulayabilmek için hazır, deneyimli bir parti var: DSP.
Tabi yenilenmeyi, gençliği kucaklamayı başarabilirse.
DSP Kurultayı 30 Haziran'da.
Genel Başkanlık için 29 yaşında ODTÜ'lü, Gezi Parkı eylemcisi bir genç aday: Emrah Konuralp.
Masum Türker, DSP'yi yüzde 1.5'la devraldı.
Girdiği ilk seçimde partiyi yüzde 0.25'e düşürmeyi, yani "komaya sokmayı" başardı.
Anlaşıldı ki, Masum Bey'le bu partinin ilerlemesi mümkün değil.
Emrah Konuralp, ODTÜ'de siyaset bilimi doktorası yapıyor.
DSP ile bağı yaklaşık 10 yıl öncesine dayanıyor. Yani çok genç yaşlarda Ecevit'le çalışma imkanı bulmuş, hatta onun döneminde partinin gençlik kollarından sorumlu olarak görev yapmış.
Gezi Parkı ile birlikte esen yeni rüzgarı yakalayabilecek donanıma sahip.
Şu anda partinin il teşkilatlarını dolaşıyor.
Ciddi bir destek almış durumda. "Gezi Parkı ateşi sayesinde bu iş bitecek" diyor.
Emrah Konuralp'i partiye kazandıran isimlerin başında DSP eski Genel Başkanı Zeki Sezer geliyor.
Sezer'le Türkiye'deki solun ve DSP'nin durumunu konuştuk. "CHP'nin tek başına AKP'yi aşmasını isterim ama ne yazık ki öyle görünmüyor. Bir yerde ısrar edip orada güdük kalmanın anlamı yok.
Kemal Bey'i çok severim. CHP'nin iktidar olmasını isterim, ama sosyolojik gerçekleri de görmek lazım" diyor.
Sonra önerisini açıklıyor: "CHP'nin ulaşamadığı yerlerden oy alabilecek yeni bir sol harekete, partiye ihtiyaç var. Ecevit'in CHP'den ayrılıp DSP'yi kurarken yaptığı gibi. Ya DSP bu kurultayda kendini yenileyecek ve bu ihtiyacı karşılayacak noktaya gelecek, ya da yeni bir sol hareket başlayacak. Ama benim önceliğim bunun DSP'de yapılmasıdır. "
Peki Masum Türker Genel Başkanlığı bırakır mı?
Aslında yüzde 0.25'i gördüğü anda istifa etmeliydi.
Yapmadı.
Siyaset böyle bir şey: Kimse koltuğu bırakmak istemiyor.
Şimdi Masum Türker'e yakışan, partinin ölümünü seyretmek yerine, geri çekilip yeni gençlik hareketinin DSP'de filizlenmesine imkan vermektir...