Türkiye kritik bir aşamadan geçiyor.
Terör örgütü elemanları 2 gün sonra - MİT kontrolünde- sınır dışına çıkmaya başlayacak.
Bu adımın arkasından silahlar tamamen bırakılacak ve dağdakiler ovaya inip, normal hayata adapte edilecek.
Sancılı bir süreç.
MİT eski Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, bu sürecin başarıyla tamamlanabilmesi için parlamentonun kısır çekişmeleri bir kenara bırakması gerektiğini söyledi.
Öneş, siyasi hafızanın yakın geçmişteki kötü anılarına dikkat çekerek şu uyarıyı yaptı: "70'lerdeki, 80 lerdeki siyasi iktidarmuhalefet çatışmalarını, diyalogsuz ortamları hatırladığımızda Türkiye'nin demokratik gelişimini nasıl engellediğini açıkça görebiliyoruz.
Günümüzde parlamentonun ve siyasi partilerin bu örneklerden ders alması gerekir.
Bütün siyasi partiler azami müştereklerde bütünleşmeli ve yeni Anayasa inşası evrensel değerler kapsamında ele alınmalıdır."
* * *
Cevat Öneş, toplumun süreci desteklediğini belirtti:
"Tarihsel, psikolojik sorunlarımız, travmalarımız, büyük acılarımız var.
Toplumun hazırlanması çok önemli.
Toplum barış sürecine tereddütsüz önemli destek veriyor. Her geçen gün destek artıyor. Sadece bazı kafalarda 'Acaba arka planda neler oluyor', 'Ne aldın ne verdin' gibi sorularının cevapları konusunda bazı tereddütler var. Bu konularda özellikle siyasi iktidarın yapacağı güven yaratıcı açıklamalar önem kazanıyor."
* * *
Peki akil insanlara yönelik tepkiler...
"Doğaldır" diyor Öneş: "Farklı ideolojik yapıların eleştirileri var. Ancak akil adamlara yönelik tepkilerin çok yaygın ve geniş olduğunu düşünmemek lazım. Toplumdaki tepkilerin akil insanlar kanalıyla siyasi iktidara aktarılması, bu konuda iktidarın yeni tedbirler alması ve tepkilere yönelik inandırıcı açıklamalar yapması önemli."
* * *
MİT'in fonksiyonuna gelince...
İstihbaratçıların "ağabeyi" sürecin başından beri "örnek" bir çalışma yapıldığını düşünüyor: "Barış süreci kesin, tartışmasız başarılı bir süreçtir. MİT'in rolü; siyaset üretiminin teknik aracısı olma, teknik uzman grup olarak görevini yapma şeklinde ortaya çıkıyor ki, bunda başarılı olduğunu açıkça görebiliyoruz.
Demokratik ülkelerde istihbarat teşkilatlarının bir fonksiyonu da, sivil siyaset üretiminde, çözümlerde, arka plan çalışması yapmalarıdır. Türkiye siyaseti bu konuda MİT'e önemli bir görev vermiştir ve bu görev başarıyla yürütülmektedir. Türkiye ve dünyadaki demokratik ülke istihbarat teşkilatları deneyimleri bakımından da önemli, örnek bir çalışmayla karşı karşıyayız."
* * *
Peki bundan sonra ne yapılmalı?
Cevat Öneş'in önerisi şöyle: "Sürecin temel parametresi; PKK'nın silahlı mücadeleden kesinlikle vazgeçmesi ve bundan sonra Kürt siyasetinin Türkiye demokratik siyaseti içerisinde yerini almasıdır.
Bu çalışmalar sadece PKK meselesiyle ilgili değildir, Türkiye'nin ihtiyacı olan bir şeydir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin hukuki niteliklerinin haklar temelinde yeniden şekillendirildiğinde, Türkiye'nin diğer tüm meseleleri de birlikte çözülmüş olacaktır."