Suriye'de PKK-YPG-SDG'nin tasfiyesine yönelik 10 Mart mutabakatının bitmesine 17 gün kala Dışişleri ve Milli Savunma Bakanlığı ABD ve Suriye nezdinde sıkı görüşmeler yapılırken, TBMM'de de Terörsüz Türkiye sürecine yönelik etkin çalışmalar hızlandırıldı.
MHP VE DEM, Terörsüz Türkiye sürecine yönelik TBMM'deki komisyona raporunu verdi. AK Parti de bu konudaki süreci hızlandırdı, raporda son düzenlemeleri yaptı. CHP ise komisyona raporunu Pazartesi günü sunacak. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, raporla ilgili bilgi verdi.
Rapora göre;
Yasal bir düzenleme için temel şart olarak PKK'nın silahlarını bırakmasının devletin yetkili mercileri tarafından kesin olarak ilan edilmesi gösterildi. Bu durum, 'ilkesel eşik' olarak tanımlandı.
Örgütün kendini tam anlamıyla lağvetmesi devletin yetkili mercileri tarafından kesin olarak ilan edildikten ve "Meclis kanun çıkarabilir" dedikten sonra suça karışanlar ve karışmayanlar olarak 2 ayrı başlıkta sınır çizildi. Buna göre, suça karışan PKK'lılar için Türk Ceza Kanunu (TCK) hükümleri geçerli olacak.
Şartların yerine getirilmesinin ardından örgüt üyeliği, örgüte yardımyataklık ve terör propagandasından kaynaklı işlenen suçlar düşecek.
Davası devam edenler açısından da kovuşturma düşecek. Bu kişiler, 5 yıl adli takip şartıyla tahliye edilebilecek.
Dağda olanlar da aynı hükümler kapsamında gelip teslim olabilecek. Bu kişiler de mahkeme süreçlerinden geçtikten sonra adli takibe alınarak her hafta imza verecek.
KIRMIZI ÇİZGİ
Dağda olanlarla ilgili kırmızı çizgi "eline silah almayanlar" olacak. Eyleme karışanlar ise örgüt üyeliğinden değil, ancak eylemin türüne göre ceza alacak.
Cezalarında indirim yapılabilecek, ancak buradaki ölçü "kamu vicdanını rahatsız etmeyecek" nitelikte olacak.
Örgüt yöneticileri, Türkiye'ye girerlerse doğrudan TCK hükümlerine tabi olacak. Bu kişiler, örgüt üyeliğinden yargılanmayacak ama karıştıkları eylemlerden dolayı ceza alacaklar.
Bazı siyasi yasaklar kalkabilir.
Terörden yatan yaşlı, hasta, engellilerin affedilmesi gibi düzenlemeler yapılabilir.
Demokratik ve sivil aşamada atılabilecek adımlar da raporda.
Seçim Kanunu ve Yerel Yönetimler Kanunu'nun daha demokratikleştirilmesi başlıklardan biri.
Düzenlemelerle, örgüt ortada kalmadığı için terör örgütüne yardım yataklıktan dolayı işlenen suçlar kayyum maddesi de dahil olmak üzere düşebilecek.
Topluma kazandırma başlığında sosyal ve psikolojik anlamında destek verilmesi gerektiği aktarıldı. Meslek edindirme başta olmak üzere sosyal hayata adapte olmaları konusunda devletin öncülük etmesine vurgu yapıldı.
MHP'NİN ÖNERİLERİ
MHP'nin raporuna ilişkin bilgi veren Feti Yıldız, "Örgütün tamamen dağıtılması, silahların teslim edilmesi ve bu hususun da güvenlik güçleri tarafından tespit ve ilan edilmesine bağlı. Türk Ceza Kanunu'nun 221. maddesi belli, suça karışmamış olanların gelip teslim olmaları halinde ceza görmeyecekleri ancak herhangi bir cezaya muhatap olmama manasında değil bu. Tamamen beraat şeklinde anlaşılmaması gerekir, denetimli serbestlik süresinde tahliye olacaklardır" dedi. Ortak bir raporun ortaya çıkacağını ifade eden Yıldız, "Bir kanuni düzenleme için örgütün tamamen bütün kuruluşlarıyla beraber PYD'de de dahil buna, dağıtılması ve bunun da devletin yetkili organlar tarafından ilan edilmesi. Bu MİT'tir, TSK'dır, emniyet birimleridir.Bu birimlerimiz açıkladıktan sonra gelişmeler olacaktır" sözlerini kaydetti.
SONUÇ: İmzalanan 10 Mart 2025 tarihli mutabakat zaptı kapsamında, "SDG'nin kontrolündeki silahlı güçlerin Suriye Milli Savunma Bakanlığı'na entegrasyonu" gerekiyor. Bu durumda SDG terör örgütünün zaman kazanma çabaları boşunadır...