Tarihi 13 Mayıs 2021

UYKULARI KAÇANLAR

İSRAİL özellikle her Ramazan ayında olay çıkarıyor, Müslümanlara saldırıyor, bombalıyor, şehit ediyor.
Mescid-i Aksa saldırılarını izlerken içimiz sızladı yine. Mabede saldırı olur mu? Yaratıcıya ibadet edenlere hangi insan beyni acımasızca saldır emri verebilir?
Konu İsrail ise bu insanlık dışı vahşet normal.
Kudüs'te tüm dinlerin kutsal mekanlarında sıkılan kurşunlar patlatılan bombaları ne zaman seyretsem aklıma hep Köpekçi Hasan Baba geliyor. O bir meczup.
Herkesin deli gözüyle baktığı bir garip adam. Kabri Edirnekapı surlarının dibinde. Nur içinde yatsın. Kanuni Sultan Süleyman zamanında yaşıyor. Peşinde 100'e yakın köpekle sokaklarda dolaşıyor, kimseyle konuşmuyor, kendi halinde yaşıyor. O dönemde Yahudiler İstanbul'da bir havra inşa etmek istiyorlar. Huzuruna çıktıkları Kanuni Sultan Süleyman Han, bu isteğe izin vermiyor. Saraydan üzgün halde ayrılan Yahudiler, çaresizce insanlara danışıyorlar. Ne yapalım da Padişah'ı ikna edip bir mabed yapalım diye. Biri onlara Köpekçi Hasan Baba'yı tavsiye ediyor. "Meczuptur ama, o size çözüm bulur" diyor.
Yahudi grubu ümitsizce Köpekçi Hasan Baba'ya gidip durumu anlatıyor. Hasan Baba bir kağıda bir şeyler yazıp, katlıyor "Bunu Padişah'a götürürseniz, mabedinizi yapmak için izin alırsınız" diyor. İnanmasalar da bir deneyelim diyorlar. Kanuni'nin huzuruna çıkıp, sıkılarak "Bu mesajı size Köpekçi Hasan Baba'dan getirdik" diyerek uzatıyorlar. Kanuni okuyunca yüzü kızarıyor. Derhal havra yapımı için izin veriyor.
Peki o kağıtta Köpekçi Hasan Baba'nın satırlarında ne yazıyor?
Sıkı durun… İşte ecdadın dünyaya, ahirete, Yaratıcıya, ibadet hakkına bakış açısını anlatan en muazzam o dize; "Padişahım… İzin vermez isen kilisaya, havraya… Ahrette yaranamazsın ne İsa'ya ne de Musa'ya…."
Biz böyle bir ecdadın torunlarıyız. Şimdi o ecdadın at koşturduğu topraklarda, Köpekçi Hasan Baba ile havra'ya kavuşanların torunları, ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'ya saldırıyor.
Osmanlı'nın muazzam hoşgörüsü, tüm dinlere saygısı 600 yıllık bir dünya imparatorluğunu getirdi. Yıkmak için her türlü yolu deneyenler ve yıkanlar da İsrail'dekilerin dedeleriydi.
Padişahların Avrupa'ya eğitime gönderdiği devlet adamları, askerlere kanca atarak onları Mason localarına soktular.
Devşirerek hain, ittihatçı kafa olarak geri gönderip içeriden yıktılar.
Bugün o ittihatçı kafaların torunları bu ülkede yapılan her yatırıma karşı çıkıyor, darbecilerle iş tutuyor, Batı'nın sesi oluyor, devletine ve tarihine küfrediyor. İsrail'in ilk Cumhurbaşkanı "Biz Osmanlı'yı yıkıp, yerine tam 200 yıl kendi tarihine küfredecek bir nesil yerleştirdik" diye boşuna söylemedi.
İsrail'i kurup, Osmanlıyı da hainlerin ittifakı ile parçalara ayıran o akıl, kurdukları Arap ülkelerine de hep kukla rejimler inşa ettiler. 220 milyon nüfusa sahip Müslüman Araplar kukla yönetimler sayesinde hem Osmanlı'nın hem de birbirinin düşmanı hale getirildi. İsrail Devlet İstatistik kurumu 2019 yılında dünyadaki Yahudi sayısını 15 milyon olarak açıkladı. Bugün 1 milyar nüfusu aşan İslam dünyası, krallıklar, tahtlar, koltuklar uğuruna 9 milyon nüfusa sahip İsrail'in zulmünü durduramıyor. Tam tersine bu zulme hizmetçi oluyor.
Bugün Erdoğan'ı indirmek, Türkiye'yi her şeyi Batı'dan bekleyen ittihatçı-hizmetçilerle yönetmek için kendini yırtan Amerika bile açık açık "Ben Siyonistim" diyen Başkanla yönetiliyor. O Başkan "Türkiye'de muhalefete yardım ederek Erdoğan'ı devireceğim" diyor.
Türkiye'ye saldıran, darbe çağrıları yapan, bizim muhalefeti pek seven tüm Amerikalı, Avrupalı isimler, bağlı oldukları düşünce kuruluşlarının elemanlarının tamamı İsrail'e bağlılık yemini etmiş kişilerden oluşuyor. Filistinlilere bomba atanların akrabaları, 15 Temmuz gecesi bize bomba yağdıranlarla Amerika'da aynı gökdelende yan yana yaşıyor.
En büyük korkuları büyüyen, bölgesel GÜÇ olan Türkiye'nin 1 milyarı aşkın İslam dünyasını Türk dünyası ile birleştirmesi. Kabusları olduk. Onun için kırmızı çizgimizi geçip, Mescid-i Aksa saldırısı başlattılar. Belalarını bulacaklar!