KURULTAYDA ALDIĞI PARANIN DİYETİ Mİ?
Şaban Sevinç'in bu denli savunması dikkatlerden kaçmazken CHP'nin şaibeli kurultayı soruşturması kapsamında CHP yandaşı gazetecinin de hesabına para aktarıldığı ortaya çıkmıştı.
18 MİLYON LİRALIK HESAP HAREKETİ!
Şüpheli Gazeteci Şaban Sevinç de 1987 yılından bu yana gazetecilik yaptığını, 2005 yılında TBMM Genel Kurulu tarafından Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyeliğine seçildiğini ve Nisan 2019'a kadar Halk TV Genel Müdürü olarak görev yaptığını anlattı.
Halk TV'den ayrıldıktan sonra kendi internet haber sitesini kurduğunu aktaran Sevinç, CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nı gazeteci olarak takip ettiğini, Şubat 2025 tarihinde CHP'ye üye olduğunu beyan etti.
Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporunda geçen 18 milyon liralık hesap hareketinin evlerinin alım satımıyla ilgili olduğunu savunan Sevinç, şunları kaydetti:
"Tanık, ifadesinde, Ankara Çankaya'da ve Samsun Atakum'da evim olduğunu, yakın bir zamanda İstanbul'da Tarabya'ya taşındığımı , arabamı yenilediğimi ileri sürmüştür. Uzun yıllardır gazeteci olarak çalışmaktayım. Bir dönem RTÜK üyeliği yaptım ve Halk TV'nin en çok izlendiği dönemde Halk TV Genel Müdürü olarak çalıştım. Eşim de bankacı olarak uzun yıllar çalışmıştır. Mevcut malvarlığımın hepsi, benim ve eşimin kayıtlı gelirine dayanmaktadır.
Tanığın iddia ettiği gibi CHP'de MYK değişikliğinin yaşandığı Haziran 2023 dönemi sonrası malvarlığımda olağanüstü bir artış da meydana gelmemiştir. Ankara'nın Çankaya ilçesinde bulunan iki evimi, Ankara İncek'te bulunan müstakil evimi sattıktan sonra, satış bedelinden edindiğim parayla satın aldım. Tanığın iddiaları, evleri edinim tarihimiz itibariyle açıkça belli olmaktadır ki kirli bir iftiradan ibarettir."
MENFAAT DEĞİL 'GAZETECİLİK'
Sevinç, "menfaat karşılığında Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu ekibini desteklediğine" ilişkin tanık beyanlarının da iftira olduğunu savundu.
Şaban Sevinç, şunları kaydetti:
"Kurultay döneminde yaptığım konuşmalarda ve paylaşımlarımda kendi kişisel fikrim olarak ve gazetecilik mesleğim gereği CHP'de değişimin gerekli olduğu ve bunun da o dönem yenilikçi görüşler beyan eden Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu ekibi tarafından yapılabileceğini açıkça beyan ettim. Bunun dışında kurultay delegelerinin iradesini yönlendirmek gibi hiçbir gayretim olmamıştır. Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki CHP'li belediyeler ve onlara bağlı iştiraklerde benim birinci ve ikinci derece yakınlarımdan işe giren kimse yoktur. Suçsuzum."