Yolsuzluktan tutuklanan ve hakkında savcılığın 'suç örgütü lideri' tanımlamasını yaptığı Ekrem İmamoğlu'nun avukatları kurye gibi kullandığı gündeme bomba gibi düştü.

Yolsuzluktan tutuklanan ve hakkında savcılığın 'suç örgütü lideri' tanımlamasını yaptığı Ekrem İmamoğlu'nun avukatları kurye gibi kullandığı gündeme bomba gibi düştü.
Skandalı ise CHP Ankara Milletvekili Umut Akdoğan katıldığı HALK TV yayınında itiraf etti.
🔴 Ekrem İmamoğlu'nun avukatını diğer tutuklularla iletişim kurmak için kurye olarak kullanması gündeme bomba gibi düştü.
— Takvim (@takvim) April 14, 2025
📌 Peki cezaevi şartlarında tutuklular arasında iletişim kurma nasıl oldu?
📌 Avukatların bu hareketi bir suç teşkil eder mi? Merak edilen soruları… pic.twitter.com/5DBzMpRL7c
Akdoğan'ın "Sayın İmamoğlu'nun notları oluyor. Avukatına veriyor. "Bunu Buğra Gökçe'ye götürün, bunu Emrah Şahan'a götürün, buna Necati Özkan çalışsın" diyor. Sonra raporlar hazırlanıyor. Murat Ongun hazırladığını avukata veriyor, o da götürüp sayın İmamoğlu'na veriyor. Böyle bir çalışma var. Avukatlar aracılığıyla yapılıyor" sözleri Adalet Bakanlığı'nı harekete geçirdi, İmamoğlu'nun Silivri'de kurduğu iletişim ağı bozuldu.
Cezaevi dağılımı (Takvim.com.tr)
Buna göre Tuncay Yılmaz, Nihat Sütlaş, Murat Kapki, Adem Soytekin Tekirdağ'a, Murat Ongun, Hüseyin Köksal Çorlu'ya, Fatih Keleş, Necati Özkan, Serdal Taşkın Kocaeli'ye sevk edildi.
Peki cezaevi şartlarında tutuklular arasında iletişim kurma nasıl oldu? Avukatların bu hareketi bir suç teşkil eder mi? Merak edilen soruları hukukçulara sorduk.
Cezaevi dağılımı (Takvim.com.tr)
Avukat Serkan Toper, "Avukatların suçlular arası bilgi taşıması doğru mudur?" sorumuza "Mesleği kullanarak başkasına mesaj taşıması, kurumlar arasında haberci gibi davranması da yine disiplin cezasına sebebiyet verebilir" sözleriyle yanıt verdi.
Toper, "Avukatın dışarıdan haber getirmesi veya içeride mesaj taşıması yönetmeliklere aykırı iletişim sayılır ve hem tutukluya hem de avukata yaptırım sonucu doğurabilir" ifadelerini kullandı.
İşte Toper'in o açıklaması:
Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkında kanun uyarınca tutuklular sadece belirlenen yollarla ve izin verilen kişilerle iletişim kurabilir. Bu kişiler arasında da doğal olarak avukatlar da vardır. Ancak görüşmeler sadece savunma amaçlıdır. Aynı kanun tutuklular arasında doğrudan veya dolaylı şekilde bilgi alışverişi yapılmasına yönelik faaliyetleri yani örneğin aracı kullanmak vesaire, bunları yasaklamaktadır. bir ceza infaz kurumları idari gözlem kurulu yönetmeliği ve cezaevi disiplin yönetmeliği buralara bakmak gerekir. Tutukluların kurum içi haberleşmesi yalnızca infaz kurumu kuralları ve gözetimi altında yapılabilir. Avukatın dışarıdan haber getirmesi veya içeride mesaj taşıması yönetmeliklere aykırı iletişim sayılır ve hem tutukluya hem de avukata yaptırım sonucu doğurabilir. Keza avukatın etik sorumluluğu vardır meslek kuralları kapsamında. Türkiye Barolar Birliği'nin belirlediği avukatlık meslek kuralları gereği de avukatın müvekkiliyle olan ilişkisi yalnızca savunma ve hukuki yardım çerçevesinde yürütmelidir. Hiçbir suretle suç işlenmesine veya suça yardımcı olacak eylemlerde bulunamaz.
Mesleği kullanarak başkasına mesaj taşıması, kurumlar arasında haberci gibi davranması da yine disiplin cezasına sebebiyet verebilir. Avukat müvekkilinden başka bir tutuklu ile ilgili mesaj taşırsa ki bu avukat müvekkili gizliliğini kötüye kullanma, kullanmak ve mesleki rolünü de suiistimal etmek anlamına gelebilir. Ama savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik bir şekilde yorumlanamaz bunların hiçbiri. Özetle avukatın birden fazla tutuklu arasında örgütün suç teşkil eden faaliyetlerine ilişkin bilgi taşıması, örgüt üyeliği, örgüte yardım etme ve suça iştirak gibi çeşitli ceza hukuku sorumluluklarını gündeme getirebilir. Ama yine tekrar edelim. Her somut olayın özellikleri dikkate alınarak değerlendirme yapmak gerekir. Somut olayının da özelliklerine birebir çok hakim olmadığımızı da belirtmek gerekir. Savunma hakkı kutsaldır. Suç teşkil eden faaliyete ilişkin bilgi taşıma kısmı önemli ve izaha muhtaç olmayacak şekilde de net olmalıdır. Bu kapsamda eğer avukat örgütün suç faaliyetlerine ilişkin herhangi bir faaliyetin içindeyse burada örgüte üye olmak, örgüte üye olmamakla ilgili.
Cezaevi dağılımı (Takvim.com.tr)
NASIL İFADE VERECEKLERİNİ Mİ PLANLADI?
Avukat Pınar Hacıbektaşoğlu ise, Ekrem İmamoğlu'nun avukatlarının bilgi taşımasının hukuki olarak yanlış olduğunu ifade ederek, "Ekrem İmamoğlu'nun avukatları, avukatı veya diğer sanıkların, şüphelilerin avukatlarını etkileyerek onların ifadelerini değiştirme yoluna veya onların ifadelerini yönlendirme yoluna gidiyorsa bu avukatlık kanunu gereği yanlış. Burada hem avukatlık kanununa göre menfaat çatışması olan kişiler arasında aynı kişinin vekillik yapması, aynı avukatın vekillik yapması ya da yönlendirmesi doğru değil" ifadelerini kullandı.
İşte Hacıbektaşoğlu'nun o açıklaması:
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ne yönelik soruşturma kapsamında yolsuzluk dosyasında Ekrem İmamoğlu ve arkadaşları gözaltı ve sonra tutuklandılar ve Silivri Cezaevine gönderildiler. Tabi Sayın Umut Akdoğan bildiğim kadarıyla Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili ve hukukçu meslektaşımız bu konuda bir açıklama yaptı ve bu açıklama sonrasında da 14 kişi farklı bir cezaevine nakledildi. Bunların arasında Murat Ongun var ve Necati Özkan gibi isimler. Tabi bu dosyalar daha doğrusu bu suçlar çok sanıklı ve katalog suç kapsamında olan soruşturmalar. Şimdi bu tarz dosyalarda kişiler arasındaki irtibat ve ilişkilendirildikleri hususlar aynı zamanda soruşturmanın esasına da çok büyük bir etki ediyor.
Şimdi hem çok sanıklı hem de bu sanıklar arasında hem bir menfaat birliği hem de bir menfaat çatışması var. Şimdi Umut Bey'in açıklamasından anlaşıldığı üzere bu kişilere nasıl ifade verecekleri konusunda öncelikle Ekrem İmamoğlu'nun, Ekrem İmamoğlu ve avukatları bir görüşme yapıyor. Bu görüşmeden sonra Ekrem İmamoğlu'ndan alınan bilgiler doğrultusunda Ekrem İmamoğlu'nun avukatları diğer avukatlarla görüşme yapıyor ve diğer avukatlar da buradan gelen bilgiler ışığında kendi müvekkillerini yönlendiriyorlar. Şimdi böyle bir olay hem soruşturmanın selameti için büyük bir yanlış. İkincisi bu kişiler yani sanıklar, şüpheliler şu an aynı zamanda birbirleriyle menfaat çatışması olan kişiler. Şimdi birbirleriyle menfaat çatışması olan kişilerin avukatlarının bir kişi tarafından, bir kişinin avukatı tarafından yönlendirilmesi de kanuna aykırı. Bu bizim hem avukatlık kanunumuza aykırı. Çünkü bir kişi bir davada eğer sanıklar arasında, kişiler arasında menfaat çatışması varsa ancak bir kişiye vekillik yapabilir. Şimdi burada Ekrem İmamoğlu'nun avukatları, avukatı veya diğer sanıkların, şüphelilerin avukatlarını etkileyerek onların ifadelerini değiştirme yoluna veya onların ifadelerini yönlendirme yoluna gidiyorsa bu avukatlık kanunu gereği yanlış. İkincisi dosyada bir gizlilik kararı var. Bu gizlilik kararına göre elde edilen bilgilerin sıhhatli olup olmadığı konusunda da bir eksiklik veya fazlalık olabilir. Şimdi böyle bir durumda Ekrem İmamoğlu'nun dan çıkışlı olan bilgilerin gerçek bilgi olup olmadığı şüpheliyken, yani burada da bir netlik yokken Ekrem İmamoğlu tarafından diğer sanıkların sanki gerçek bilgi bunlarmış gibi yönlendirilmesi de yine o sanıkların menfaatine uymayan bir durum.
KANUNA AYKIRI
Yani burada hem avukatlık kanununa göre menfaat çatışması olan kişiler arasında aynı kişinin vekillik yapması, aynı avukatın vekillik yapması doğru değil. Bu kanuna aykırı. Dosyada gizlilik kararı var. Gizlilik kararına rağmen bu şekilde yönlendirme doğru değil. Yine burada dosyadaki gizlilik ve diğer kişilerin menfaati ihlal ediliyor. Bu yönüyle bakıldığı zaman gerçekten bu sanıkların, şüphelilerin, tutukluların ayrı ayrı cezaevlerine gönderilmesi doğru olmuştur.