Hürriyet Gazetesi, Ertuğrul Özkök ile yollarını ayırdı.
Özellikle 28 Şubat döneminin en büyük savunucularından olan ve attığı manşetlerle 28 Şubat'taki askeri darbenin medyadaki baş aktörlerinden olan Ertuğrul Özkök'ün 20 yıl Genel Yayın Yönetmenliği yaptığı ve bu görevden alındığı Aralık 2009'dan beri köşe yazarlığı yaptığı Hürriyet'te işine son verildi.
Hürriyet'ten resmi bir açıklama yapılmazken Özkök, Uçan Kuş'a yaptığı açıklamada "Hürriyet'ten dostça ayrıldık" dedi.
'HALAY' GÖRÜNTÜLERİ GÜNDEMDE
Ertuğrul Özkök son olarak Ekim ayında HDP'liler tarafından ağırlanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Diyarbakır'a yaptığı geziye katılmış ve çektiği halayla gündeme gelmişti.
İmamoğlu'nun yandaş medyasını kurduğunun en iyi örneklerinden biri olan gezide Özkök ile birlikte İsmail Saymaz, İsmail Küçükkaya, Akif Beki gibi isimler de yer almıştı.
Özkök, Diyarbakır'da Ahmet Güneştekin'in açtığı sergi sebebiyle düzenlenen gecede İsmail Saymaz ile birlikte halay çekmiş FOX TV haber spikeri İsmail Küçükkaya da o anları kayda almıştı.
ÖZKÖK'ÜN PEŞİNİ BIRAKMAYACAK MANŞETLERİ
Özkök Hürriyet'in Genel Yayın Yönetmeni olduğu dönemde ise attığı manşetlerle Türkiye'nin huzuruna kastetti.
28 ŞUBATIN BAŞ AKTÖRLERİNDEN
Özkök'ün 28 Şubat'ta attığı manşetleri utançla hatırlanıyor. Şevket Kazan için "Bakan değil militan" manşeti atan Özkök sonraki süreçte Necmettin Erbakan'ı siyasetten çıkartmak için "Ya uy ya çekil", 28 Şubat MGK toplantısını kast ederek "Gözler Cuma'da", Refah Partili milletvekillerin demokratik istekleri karşısında "Tahrikler bitmiyor", bir genelkurmay yetkilisin ağzından "Bu defa işi silahsız kuvvetler çözsün", diğer bir yetkiliden ise "Gerekirse silah bile kullanırız" manşetleri attı.
FETÖ elebaşı Gülen de "Beceremediniz, artık bırakın" sözleri ile Hürriyet'in utanç manşetlerine taşındı.
MUHTAR BİLE OLAMAZ MANŞETİNİ ATTI
Hürriyet daha sonra ise Ahmet Kaya'ya linç kampanyasını başlatarak önce "Ayıp ettin gözüm" sonra da "Vay şerefsiz" manşetlerini attı.
Erdoğan hükümetini de hedef alan Özkök'ün Hürriyet'i meclisin başörtüsü hakkında kanun değişikliği için "411 el kaosa kalktı" diyerek meclisin üstünlüğünü ayaklar altına almaya çalıştı.
